Yaşlanmak Almanca, Yaşlanmanın Almancası nedir, Almanca yaşlanmak nasıl denir


Yaşlanmak Almanca: “Altern”

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle Almanca’da “yaşlanmak” kavramını ve bu kavramla ilgili kelimeleri ele alacağız. Almanca’da “yaşlanmak” anlamına gelen kelime “altern” dir. “Altern” fiili, kişinin yaş almasını, zamanla daha yaşlı hale gelmesini ifade eder.

Örneğin, “Die Menschen altern mit der Zeit.” cümlesi “İnsanlar zamanla yaşlanır.” anlamına gelir. Burada “altern” fiili kullanılarak yaşlanma eylemi vurgulanmıştır.

Yaşlanmanın Almanca Karşılıkları

Yaşlanmayla ilgili Almanca’da kullanılan diğer kelimeler ise şunlardır:

– das Altern: Yaşlanma
– der Alterungsprozess: Yaşlanma süreci
– der Greis: Yaşlı kişi (erkek)
– die Greisin: Yaşlı kişi (kadın)
– der Senior: Yaşlı kişi (saygılı)
– das Alter: Yaş

Örneğin, “Der Alterungsprozess des Menschen ist natürlich.” cümlesi “İnsanın yaşlanma süreci doğaldır.” anlamına gelir.

Yaşlanmayla İlgili Almanca Cümleler

Peki, yaşlanmayla ilgili Almanca’da nasıl cümleler kurulur? Sizlere birkaç örnek verelim:

– Mit zunehmendem Alter werden die Knochen spröder. (Artan yaşla birlikte kemikler daha kırılgan hale gelir.)
– Meine Großmutter altert sehr würdevoll. (Büyükannem çok onurlu bir şekilde yaşlanıyor.)
– Je älter man wird, desto weiser wird man auch. (Yaşlandıkça insan daha da bilge hale gelir.)
– Obwohl er schon 80 Jahre alt ist, fühlt er sich noch jung. (80 yaşında olmasına rağmen hala kendini genç hissediyor.)
– Mein Vater ist zwar schon in Rente, aber er altert sehr aktiv. (Babam emekli olmasına rağmen çok aktif bir şekilde yaşlanıyor.)

Gördüğünüz gibi, Almanca’da yaşlanmayla ilgili çeşitli cümleler kurulabiliyor. Yaşlanma sürecini farklı yönleriyle ele alan bu örnekler size fikir verecektir.

Yaşlanmayla İlgili Almanca Kelimeler

Yaşlanmayla bağlantılı olarak Almanca’da kullanılan diğer kelimeler ise şunlardır:

– vergreisen: Yaşlanmak, ihtiyarlamak
– veralten: Eskimek, modası geçmek
– reif: Olgun, yaşlı
– gebrechlich: Kırılgan, güçsüz
– rüstig: Sağlıklı, dinç
– rüsten: Yaşlanmak, ihtiyarlamak
– senil: Bunama, akli melekelerini kaybetme

Bu kelimeler, yaşlanmanın farklı yönlerini ve durumlarını ifade etmek için kullanılıyor. Örneğin, “Sie ist mit 80 Jahren noch sehr rüstig.” cümlesi “80 yaşında olmasına rağmen hala çok dinç.” anlamına geliyor.

Sevgili öğrenciler, Almanca’da yaşlanmayla ilgili kelimeleri ve cümle örneklerini inceledik. Umarım bu bilgiler sizlere faydalı olmuştur. Yaşlanma sürecinin her insanın doğal bir parçası olduğunu ve bunu onurlu bir şekilde karşılamanın önemini vurgulamak isterim. Sorularınız varsa lütfen benimle paylaşın, her zaman yardımcı olmaya çalışacağım.