Yarışmak Almanca, Yarışmanın Almancası nedir, Almanca yarışmak nasıl denir


Almanca’da “Yarışmak” Nasıl Denir?

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle Almanca’da “yarışmak” kelimesinin karşılığını ve kullanımını ele alacağız. Almanca’da “yarışmak” anlamına gelen kelime “wettkämpfen” dir. Bu kelime, iki ya da daha fazla kişinin/grubun bir hedef için mücadele etmesi, birbirlerini geçmeye çalışması anlamına gelir.

Wettkämpfen fiili, “wettbewerben” kökünden türemiştir. “Wettbewerb” ise “yarışma” anlamına gelir. Yani “wettkämpfen” dediğimizde aslında “yarışmak” anlamını kastediyoruz.

Peki, Almanca’da “yarışmak” nasıl kullanılır? Aşağıda size birkaç örnek cümle sunuyorum:

– Die Sportler wettkämpfen um den ersten Platz. (Sporcular birinci olmak için yarışıyorlar.)
– Die Schüler wettkämpfen im Mathetest gegeneinander. (Öğrenciler matematik testinde birbirleriyle yarışıyorlar.)
– Unsere Firma wettkämpft mit der Konkurrenz um neue Kunden. (Şirketimiz yeni müşteriler için rakipleriyle yarışıyor.)
– Sie wettkämpften um die Gunst des Publikums. (Onlar seyircinin beğenisi için yarıştılar.)
– Die Kinder wettkämpften im Laufen, Springen und Werfen. (Çocuklar koşma, atlama ve atma yarışlarında yarıştılar.)

Görüldüğü gibi “wettkämpfen” fiili, insanların, grupların veya kurumların bir hedef ya da ödül için mücadele etmesi anlamında kullanılıyor. Spor, eğitim, iş dünyası gibi pek çok alanda karşımıza çıkabiliyor.

Almanca’da “Yarışma” Nasıl Denir?

Peki, “yarışma” anlamına gelen Almanca kelime nedir? Bunun karşılığı “der Wettbewerb” tür.

Der Wettbewerb = Yarışma
an einem Wettbewerb teilnehmen = Bir yarışmaya katılmak
den Wettbewerb gewinnen = Yarışmayı kazanmak
der Gewinner des Wettbewerbs = Yarışmanın galibi

Örnek cümleler:

– Mein Sohn nimmt am Matheolympiade-Wettbewerb teil. (Oğlum Matematik Olimpiyatları yarışmasına katılıyor.)
– Die Firma hat den Designwettbewerb für das neue Logo gewonnen. (Firma yeni logo tasarım yarışmasını kazandı.)
– Beim Schreibwettbewerb der Schule wurde meine Tochter Zweite. (Okul yazı yarışmasında kızım ikinci oldu.)
– Der Gewinner des Gesangswettbewerbs erhält einen Plattenvertrag. (Şarkı yarışmasının galibi plak sözleşmesi alacak.)

Görüldüğü gibi “der Wettbewerb” kelimesi, farklı alanlardaki yarışmaları tanımlamak için kullanılıyor. Spor, sanat, eğitim gibi pek çok alanda karşımıza çıkabiliyor.

Almanca’da “Yarışmak” İçin Başka Kelimeler

Sevgili öğrenciler, “wettkämpfen” dışında Almanca’da “yarışmak” anlamına gelen başka kelimeler de var. Bunlardan bazıları:

konkurrieren – Yarışmak, rekabet etmek
sich bewerben – Başvurmak, yarışmak
rivalisieren – Rakip olmak, yarışmak
sich messen – Ölçüşmek, yarışmak

Örnek cümleler:

– Die beiden Unternehmen konkurrieren um den gleichen Kundenkreis. (İki şirket de aynı müşteri kitlesi için yarışıyor.)
– Viele Bewerber haben sich für die Stelle beworben. (Pozisyon için birçok aday başvurdu.)
– Die beiden Fußballmannschaften rivalisieren seit Jahren miteinander. (İki futbol takımı yıllardır birbirleriyle yarışıyor.)
– Die Läufer maßen sich im 100-Meter-Sprint. (Koşucular 100 metre yarışında ölçüştüler.)

Gördüğünüz gibi Almanca’da “yarışmak” anlamına gelen çeşitli kelimeler var. Bunların hepsi biraz farklı anlamlar taşıyor ama hepsinin ortak noktası iki ya da daha fazla kişi/grup arasındaki rekabeti, mücadeleyi ifade etmesi.

Sevgili öğrenciler, umarım Almanca’da “yarışmak” kavramı ve bu kavramı ifade eden kelimeler hakkında daha iyi bir fikir sahibi oldunuz. Eğer sorularınız varsa, her zaman sorabilirsiniz. Hepinize başarılı dersler dilerim!