Yakınlık Nedir ve İngilizcesi Nasıl Denir?

Yakınlık, iki insan arasındaki duygusal, psikolojik veya fiziksel bağ anlamına gelir. İnsanlar arasındaki yakınlık, o kişilerin birbirlerine olan sevgi, bağlılık, saygı ve güven derecesini ifade eder. İngilizcede “closeness” kelimesi yakınlığın karşılığıdır.

Closeness (yakınlık) kelimesi, iki insan arasındaki ilişkinin derecesini, samimiyetini ve bağlılığını belirtmek için kullanılır. Örneğin, “They have a close relationship” cümlesi, o iki kişinin birbirine çok yakın olduğunu, aralarındaki bağın güçlü olduğunu ifade eder.

Yakınlığın İngilizcesi Nasıl Kullanılır?

Yakınlık, İngilizcede çeşitli bağlamlarda kullanılabilir:

1. İki insan arasındaki duygusal veya psikolojik bağı belirtmek için:
– They have a close friendship.
– The two sisters are very close.
– He feels a close connection with his grandmother.

2. İki nesne, yer veya kavram arasındaki fiziksel yakınlığı ifade etmek için:
– The two buildings are in close proximity to each other.
– The shop is in close walking distance from the hotel.
– The planets in our solar system are in close orbit around the Sun.

3. Bir kişinin bir konuya, duruma veya deneyime olan yakınlığını, bilgisini veya ilgisini belirtmek için:
– She has a close understanding of the political situation.
– As someone in close contact with the project, I can tell you the details.
– He has a close relationship with the local community.

4. Bir şeyin veya durumun yakın zamanda gerçekleştiğini vurgulamak için:
– The earthquake occurred in close succession to the previous one.
– The wedding is in close timing with the holidays.
– The two events happened in close succession.

Görüldüğü gibi, “closeness” kelimesi İngilizcede çok çeşitli bağlamlarda kullanılabilir ve yakınlığın farklı yönlerini ifade edebilir. Bağlama göre anlamı değişebilir, ancak her zaman iki şey arasındaki güçlü bağı, yakınlığı veya ilişkiyi vurgular.

Yakınlığın İngilizcedeki Eş Anlamlıları

Yakınlık kavramını ifade etmek için İngilizcede aşağıdaki eş anlamlı kelimeler de kullanılabilir:

– Intimacy – Samimilik, içtenlik
– Familiarity – Tanışıklık, aşinalık
– Proximity – Yakınlık, komşuluk
– Affinity – Yakınlık, benzerlik
– Rapport – Uyum, bağ
– Connection – Bağ, ilişki
– Bond – Bağ, bağlılık

Örnek cümleler:
– They have a deep intimacy that comes from years of marriage.
– She has a strong affinity for the local culture and traditions.
– The two colleagues developed a close rapport over the course of the project.
– There is a strong connection between the two families due to their long history.

Yakınlığın İngilizcedeki Zıt Anlamlıları

Yakınlığın zıttı olarak İngilizcede aşağıdaki kelimeler kullanılabilir:

– Distance – Uzaklık
– Detachment – Uzaklaşma, kopukluk
– Alienation – Yabancılaşma
– Estrangement – Uzaklaşma, ayrılık
– Remoteness – Uzaklık, izole olma

Örnek cümleler:
– The two siblings have grown apart and there is now a distance between them.
– After the argument, she felt a sense of detachment from her partner.
– The political leaders’ alienation from the public has caused unrest.
– The couple’s estrangement led to an eventual divorce.
– The town’s remoteness from the city center makes it difficult to access.

Görüldüğü üzere, İngilizcede “closeness” kelimesi ve yakınlık kavramı, ilişkilerin derinliği, samimiyeti ve güçlü bağları ifade etmek için çok çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. Eş anlamlı ve zıt anlamlı kelimeler de yakınlığın farklı yönlerini vurgulamak için kullanılır.