Almanca Vize Nasıl Denir?
Merhaba sevgili öğrenciler! Bugün sizlere “Almanca vize nasıl denir?” sorusunun cevabını vereceğim. Almanca’da “vize” kelimesinin karşılığı “das Visum” (das Visums, die Visa) olarak kullanılır. “Vize” kelimesi, yabancı bir ülkeye giriş için verilen resmi bir izin belgesini ifade eder.
Örneğin, Almanya’ya gitmek isteyen bir Türk vatandaşının, Almanya Büyükelçiliği’nden “Schengen Vizesi” alması gerekir. Bu vize, Schengen Antlaşması’na üye ülkelere seyahat etmek için gereklidir. Dolayısıyla “Almanca vize” dediğimizde, Almanya veya diğer Schengen ülkelerine giriş için alınan resmi izin belgesini kastediyoruz.
Peki, “Almanca vize nasıl denir?” sorusunun cevabı nedir? Almanca’da “vize” kelimesinin tam karşılığı “das Visum”dur. Örneğin, “Benim Almanya vizem var” cümlesi Almanca’da “Ich habe ein Visum für Deutschland” şeklinde ifade edilir.
Şimdi gelin, “Almanca vize” kavramıyla ilgili bazı örnek cümlelere bakalım:
Almanca Vize ile İlgili Örnek Cümleler
1. Ich muss ein Visum für meine Reise nach Deutschland beantragen.
(Almanya seyahatim için vize başvurusu yapmam gerekiyor.)
2. Der Prozess der Visumbeantragung kann einige Wochen dauern.
(Vize başvurusu süreci birkaç hafta sürebilir.)
3. Ohne gültiges Visum darf man nicht in das Schengen-Gebiet einreisen.
(Geçerli bir vize olmadan Schengen bölgesine giriş yapılamaz.)
4. Meine Schwester hat ihr Visum für die USA endlich bekommen.
(Kız kardeşim sonunda ABD vizesini aldı.)
5. Bei der Visumantragstellung müssen einige Dokumente vorgelegt werden.
(Vize başvurusu sırasında bazı belgelerin sunulması gerekir.)
Gördüğünüz gibi, “Almanca vize” kavramını ifade etmek için “das Visum” kelimesi kullanılıyor. Vize başvurusu, vize alma süreci, vize gerekliliği gibi konularda da bu kelime sıklıkla karşımıza çıkıyor.
Almanca Vize ile İlgili Kelimeler
Şimdi de “Almanca vize” kavramıyla ilişkili bazı Almanca kelimeleri inceleyelim:
– das Visum (vize)
– der Visumantrag (vize başvurusu)
– die Visumgebühr (vize ücreti)
– die Visumbeantragung (vize başvuru süreci)
– der Visumantragsteller (vize başvuru sahibi)
– die Visumablehnung (vize reddi)
– die Visumerteilung (vize verilmesi)
– die Visumverlängerung (vize uzatılması)
Bu kelimeler, “Almanca vize” kavramının farklı yönlerini ifade etmek için kullanılır. Örneğin, “Ich muss die Visumgebühr bezahlen” (Vize ücretini ödemem gerekiyor) veya “Meine Visumbeantragung wurde abgelehnt” (Vize başvurum reddedildi) gibi cümleler kurulabilir.
Almanca Vize Kavramının Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları
“Almanca vize” kavramının Almanca’daki eş anlamlıları şunlardır:
– die Aufenthaltserlaubnis (oturma izni)
– der Aufenthaltstitel (ikamet belgesi)
– die Einreiseerlaubnis (giriş izni)
Zıt anlamlıları ise şöyledir:
– die Ausweisung (sınır dışı etme)
– die Abschiebung (geri gönderme)
– die Einreiseverweigerung (giriş reddi)
Örneğin, “Ohne gültiges Visum droht die Ausweisung” (Geçerli bir vize olmadan sınır dışı edilme tehlikesi var) cümlesinde “die Ausweisung” kelimesi “Almanca vize” kavramının zıt anlamlısı olarak kullanılmıştır.
Sevgili öğrenciler, umarım “Almanca vize nasıl denir?” sorusuna verdiğim cevaplar sizlere yardımcı olmuştur. Almanca vize kavramının kullanımı, anlamı ve ilgili kelimeler hakkında daha ayrıntılı bilgi edindiniz. Eğer başka sorularınız varsa, lütfen bana danışmaktan çekinmeyin. Almanca öğrenme yolculuğunuzda başarılar dilerim!