Trombosit ingilizce, Trombosidin ingilizcesi nedir, İngilizce trombosit nasıl denir


Trombosit Nedir? Trombosit İngilizcesi Nasıl Söylenir?

Trombosit, kan pıhtılaşmasında önemli rol oynayan, kırmızı ve beyaz kan hücrelerinden daha küçük olan kan hücrelerinden biridir. Tıbbi terimle “platelet” olarak adlandırılan trombositler, İngilizcede “PLAT-let” şeklinde telaffuz edilir.

Trombositler, kanama durdurmada ve yaraların iyileşmesinde kritik öneme sahiptir. Vücudumuzda herhangi bir yaralanma olduğunda, trombositler hızlıca bir araya gelerek kan pıhtısı oluşturur ve kanamanın durmasını sağlar. Bu sayede vücudumuz kendini koruyabilir ve yaraların daha hızlı iyileşmesi mümkün olur.

Trombositin İngilizce Kullanımı

İngilizcede “platelet” kelimesi, trombosit anlamında kullanılır. Aşağıdaki örneklerde görüldüğü gibi, trombositler çeşitli bağlamlarda karşımıza çıkabilir:

– The patient’s platelet count is low, indicating a potential clotting disorder.
(Hastanın trombosit sayısı düşük, bu da pıhtılaşma bozukluğuna işaret ediyor.)

– Platelets play a crucial role in blood clotting and wound healing.
(Trombositler kan pıhtılaşması ve yara iyileşmesinde kritik rol oynar.)

– Consuming foods rich in vitamin K can help increase platelet production.
(K vitamini açısından zengin besinler tüketmek trombosit üretimini artırabilir.)

– The medication may cause a temporary drop in platelet levels.
(İlaç, geçici olarak trombosit seviyelerinde düşüşe neden olabilir.)

– Platelets are the smallest of the three main blood cell types.
(Trombositler, üç ana kan hücresi tipinin en küçüğüdür.)

Trombositin Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

Trombosit kelimesinin İngilizcede eş anlamlıları şunlardır:

– Platelet
– Blood platelet
– Thrombocyte

Trombosit kelimesinin zıt anlamlısı yoktur, çünkü trombositler kan hücrelerinin özel bir türüdür ve kan hücrelerinin diğer türleri (kırmızı ve beyaz kan hücreleri) ile karşılaştırılamaz.

Trombositle İlgili İngilizce Kelimeler

Trombositle ilgili bazı İngilizce kelimeler ve anlamları şöyledir:

– Hemostasis: Kan pıhtılaşması ve kanamanın durması
Örnek cümle: Proper hemostasis requires a healthy platelet count.
(Uygun kan pıhtılaşması, sağlıklı bir trombosit sayısını gerektirir.)

– Coagulation: Kan pıhtılaşması
Örnek cümle: The patient’s coagulation profile showed abnormally low platelet levels.
(Hastanın pıhtılaşma profili anormal derecede düşük trombosit seviyelerini gösterdi.)

– Thrombocytopenia: Trombosit eksikliği
Örnek cümle: Thrombocytopenia can lead to increased bleeding and bruising.
(Trombosit eksikliği artmış kanama ve morarmalara yol açabilir.)

– Thrombocytosis: Trombosit fazlalığı
Örnek cümle: The doctor ordered additional tests to investigate the patient’s thrombocytosis.
(Doktor, hastanın trombosit fazlalığını araştırmak için ek testler istedi.)

Bu şekilde trombositin İngilizce kullanımı, eş/zıt anlamlıları ve ilgili diğer kelimeler hakkında detaylı bilgi sahibi oldunuz. Trombosit, kan hücrelerinin önemli bir bileşeni olup, sağlıklı bir vücut için kritik öneme sahiptir.