Tercih Etmek: İngilizce Karşılığı ve Kullanımı
“Tercih etmek” kavramının İngilizce karşılığı “to prefer” veya “to choose” olarak kullanılır. Kelime, bir şeyi diğerine göre daha çok sevmek, beğenmek ya da istemek anlamına gelir. İngilizce’de bu kavramı ifade etmek için “prefer” fiili kullanılır.
Örneğin, “Elmaları portakallardan daha çok tercih ederim” cümlesi İngilizce’de “I prefer apples to oranges” şeklinde ifade edilir.
“Tercih etmek” fiili, “prefer” ile birlikte kullanıldığında aşağıdaki yapılarla karşımıza çıkar:
– I prefer X to Y.
– I prefer doing X to doing Y.
– I would prefer X over Y.
– I prefer X over Y.
Burada X ve Y, tercih edilen ve edilmeyen şeylerdir. Örneğin, “I prefer coffee to tea” (Çaydan daha çok kahveyi tercih ederim), “I prefer reading to watching TV” (TV izlemekten daha çok okumayı tercih ederim) gibi.
“Prefer” fiili, genellikle “would” yardımcı fiili ile de kullanılır: “I would prefer to stay at home tonight” (Bu akşam evde kalmayı tercih ederim).
Tercih Etmenin İngilizce Kullanımına Örnekler
Aşağıdaki cümlelerde “tercih etmek” kavramının İngilizce kullanımına örnekler verilmiştir:
1. I prefer the red shirt over the blue one. (Mavi gömleğe göre kırmızı gömleği tercih ederim.)
2. Would you prefer to have the meeting in the morning or the afternoon? (Toplantıyı sabah mı öğleden sonra mı tercih edersiniz?)
3. My sister prefers playing soccer to basketball. (Kız kardeşim basketboldan ziyade futbolu tercih eder.)
4. Given a choice, I would prefer a window seat on the plane. (Seçme şansım olsa uçakta pencere kenarı koltuğunu tercih ederim.)
5. Do you prefer tea or coffee? (Çay mı yoksa kahve mi tercih edersiniz?)
6. I much prefer the new design to the old one. (Eski tasarıma göre yeni tasarımı çok daha fazla tercih ediyorum.)
7. If you had to choose, which would you prefer – the mountains or the beach? (Seçmek zorunda kalsaydınız, dağları mı yoksa denizi mi tercih ederdiniz?)
8. My parents prefer to vacation in Europe rather than Asia. (Ebeveynlerim Asya yerine Avrupa’da tatil yapmayı tercih ederler.)
9. She prefers working from home to commuting to the office. (O, ofise gitmektense evden çalışmayı tercih eder.)
10. I would much prefer a quiet evening at home to going out to a crowded party. (Kalabalık bir partiye gitmektense sessiz bir akşam evde kalmayı çok daha fazla tercih ederim.)
Tercih Etmek İçin Eş Anlamlı ve Zıt Anlamlı Kelimeler
“Tercih etmek” kavramının İngilizce’deki eş anlamlı kelimeleri şunlardır:
– Choose (seçmek)
– Select (seçmek)
– Favor (tercih etmek)
– Opt for (tercih etmek)
Örneğin:
– I choose the green one. (Yeşilini seçiyorum.)
– She selected the larger size. (O, daha büyük boyu seçti.)
– They favor the traditional design. (Onlar geleneksel tasarımı tercih ediyorlar.)
– I opted for the vegetarian option. (Vejeteryan seçeneğini tercih ettim.)
“Tercih etmek” kavramının zıt anlamlıları ise şunlardır:
– Reject (reddetmek)
– Decline (reddetmek)
– Refuse (reddetmek)
– Dislike (sevmemek)
Örneğin:
– I rejected the offer. (Teklifi reddettim.)
– She declined the invitation. (O, daveti reddetti.)
– He refused to participate. (O, katılmayı reddetti.)
– I dislike spicy food. (Baharatlı yemekleri sevmem.)
Görüldüğü gibi “tercih etmek” kavramı, İngilizce’de çeşitli yapılarda kullanılabilir ve eş/zıt anlamlı kelimelerle ifade edilebilir. Öğrencilerin bu kavramı doğru şekilde kullanabilmeleri için farklı örnekler üzerinde pratik yapmaları önemlidir.