Şüphelenmek ingilizce, Şüphelenmenin ingilizcesi nedir, İngilizce şüphelenmek nasıl denir


Şüphelenmek – To Suspect

“To suspect” kelimesi İngilizcede “şüphelenmek” anlamına gelir. Bir kişi, nesne veya durumla ilgili kuşku duymak, tereddüt etmek, güvenmemek anlamlarında kullanılır. Günlük dilde sıklıkla kullanılan bu kelime, bir olayın veya kişinin gerçekten öyle olup olmadığından emin olmamak anlamını taşır.

Örneğin, “I suspect that my friend is lying to me” cümlesi “Arkadaşımın bana yalan söylediğinden şüpheleniyorum” anlamına gelir. Burada kişi, arkadaşının kendisine gerçeği söylemediğinden emin değildir, sadece şüphe duymaktadır.

“To suspect” fiili, İngilizcede hem geçişli hem de geçişsiz olarak kullanılabilir. Geçişli kullanımında bir nesneyi veya kişiyi şüphelenme konusu yapar, geçişsiz kullanımında ise sadece şüphelenme eylemi ifade edilir.

Geçişli kullanım örneği: “The police suspect the neighbor of the crime.” (Polis, suçtan komşuyu şüphelendiyor.)

Geçişsiz kullanım örneği: “I suspect something is wrong.” (Bir şeylerin yanlış olduğundan şüpheleniyorum.)

Şüphelenmenin İngilizcesi – Suspicion

“Suspicion” kelimesi, “şüphe” anlamına gelir ve “to suspect” fiilinden türetilmiştir. Bir kişi, nesne veya durum hakkında duyulan güvensizlik, kuşku veya tereddüt anlamında kullanılır.

Örneğin, “She has some suspicion about her husband’s fidelity.” cümlesi “Eşinin sadakatinden şüphesi var” anlamına gelir.

“Suspicion” kelimesi aynı zamanda bir suçla ilgili olarak duyulan şüpheyi de ifade edebilir:

“The police have suspicion that the suspect is involved in the robbery.” (Polisin, şüphelinin soygunla ilgili olduğuna dair şüphesi var.)

İngilizce Şüphelenmek Nasıl Denir?

İngilizcede “şüphelenmek” anlamına gelen kelime ve ifadeler şunlardır:

– To suspect
– To have suspicion about
– To doubt
– To be unsure
– To be skeptical about
– To mistrust

Örnek cümleler:

– I suspect that my co-worker is stealing from the company. (Çalışma arkadaşımın şirketten çaldığından şüpheleniyorum.)
– She has suspicion about her boyfriend’s intentions. (Kız arkadaşının niyetlerinden şüphesi var.)
– Do you doubt the accuracy of the information? (Bilginin doğruluğundan şüphe ediyor musun?)
– I’m not sure, I’m a bit unsure about that. (Emin değilim, biraz şüpheliyim.)
– He is skeptical about the new boss’s plans. (Yeni patronun planlarından şüpheci.)
– I mistrust his explanations, they don’t seem convincing. (Açıklamalarına güvenmiyorum, ikna edici değiller.)

Görüldüğü gibi “şüphelenmek” kavramı, İngilizcede çeşitli kelime ve ifadelerle karşılanabilmektedir. Bağlama göre en uygun kelime veya ifade seçilerek kullanılabilir.