Soğuk Algınlığının İngilizcesi Nedir?
Soğuk algınlığının İngilizcesi “cold” veya “common cold” olarak ifade edilir. Soğuk algınlığı, solunum yollarını etkileyen, genellikle virüslerden kaynaklanan bir hastalıktır. Vücudun bağışıklık sistemi, bu virüslere karşı savaşırken çeşitli semptomlar ortaya çıkar.
Soğuk algınlığının ana belirtileri arasında burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı, öksürük, hapşırma, baş ağrısı ve halsizlik sayılabilir. Genellikle hafif seyirli olan bu hastalık, birkaç gün içinde kendiliğinden iyileşir.
Soğuk Algınlığı İngilizcede Nasıl Kullanılır?
İngilizcede soğuk algınlığı ile ilgili bazı kullanım örnekleri şöyledir:
– I’ve got a terrible cold this week. (Bu hafta çok kötü bir soğuk algınlığım var.)
– She’s been sneezing and coughing – I think she’s coming down with a cold. (Hapşırıyor ve öksürüyor – sanırım soğuk algınlığına yakalanıyor.)
– Drinking plenty of fluids can help you recover from a cold faster. (Bol sıvı tüketmek soğuk algınlığından daha hızlı iyileşmenize yardımcı olabilir.)
– Make sure to get plenty of rest when you have a cold. (Soğuk algınlığınız varken bol bol dinlenmeye özen gösterin.)
– Chicken soup is a classic remedy for the common cold. (Tavuk çorbası soğuk algınlığına klasik bir çözümdür.)
Soğuk Algınlığı İle İlgili İngilizce Kelimeler
Soğuk algınlığı ile ilgili İngilizcede sıklıkla kullanılan kelimeler şunlardır:
– Cold (soğuk algınlığı)
– Flu (grip)
– Virus (virüs)
– Symptom (belirti)
– Sneeze (hapşırmak)
– Cough (öksürmek)
– Runny nose (burun akıntısı)
– Stuffy nose (burun tıkanıklığı)
– Sore throat (boğaz ağrısı)
– Fever (ateş)
– Headache (baş ağrısı)
– Fatigue (halsizlik)
Örnek cümleler:
– I’ve been fighting a nasty cold for the past few days. (Son birkaç gündür kötü bir soğuk algınlığıyla mücadele ediyorum.)
– The flu virus is different from the common cold virus. (Grip virüsü soğuk algınlığı virüsünden farklıdır.)
– Covering your mouth when you cough can help prevent the spread of cold germs. (Öksürürken ağzınızı kapatmak soğuk algınlığı mikroplarının yayılmasını önleyebilir.)
– Drinking hot tea with honey can soothe a sore throat caused by a cold. (Bal içeren sıcak çay, soğuk algınlığına bağlı boğaz ağrısını rahatlatabilir.)
– Adequate rest is crucial for recovering from a nasty cold. (Kötü bir soğuk algınlığından iyileşmek için yeterli dinlenme çok önemlidir.)
Soğuk Algınlığının Zıt Anlamlıları ve Eş Anlamlıları
Soğuk algınlığının zıt anlamlısı “sağlıklı olmak”, “iyi olmak” gibi ifadelerdir.
Eş anlamlıları ise “grip”, “nezle”, “burun akıntısı”, “burun tıkanıklığı” gibi hastalık durumlarını ifade eden kelimelerdir.
Örnek cümleler:
– I’m feeling much better now that I’ve recovered from the cold. (Soğuk algınlığından iyileştiğim için şimdi çok daha iyi hissediyorum.)
– The flu is more severe than the common cold. (Grip, soğuk algınlığından daha şiddetlidir.)
– My nose is so stuffed up, I can barely breathe. (Burnumun tıkalı olması neredeyse nefes almamı engelliyor.)
– She’s been sniffling and sneezing all day – I think she’s caught a cold. (Bütün gün burun akıntısı ve hapşırma yaşıyor – sanırım soğuk algınlığına yakalandı.)
– Getting enough rest is key to recovering from a nasty cold. (Kötü bir soğuk algınlığından iyileşmek için yeterince dinlenmek anahtar.)
Soğuk algınlığı, çok yaygın bir hastalık olup genellikle kendiliğinden iyileşir. Ancak semptomları rahatsız edici olabilir. İyi dinlenme, sıvı tüketimi ve basit ev çözümleri ile soğuk algınlığından daha hızlı kurtulabilirsiniz.