Serbest Atış: İngilizce Karşılığı ve Anlamı
Sevgili okuyucular, bugün sizlerle “serbest atış” kavramının İngilizce karşılığını ve anlamını paylaşacağız. Serbest atış, basketbol oyununda oyuncunun hata veya faulden dolayı kazandığı, top çizgisinden yapılan ve sayı kazandıran bir atış türüdür. İngilizce karşılığı “free throw” olarak kullanılır.
“Free throw” kelimesi, “free” yani “serbest” ve “throw” yani “atış” kelimelerinin birleşiminden oluşur. Dolayısıyla, serbest atış anlamına gelmektedir. Basketbol oyununda oyuncuların hata veya faul nedeniyle kazandıkları bu atış, rakip takımın oyuncusunun çizgi üzerinden yaptığı, sayı kazandıran bir atış türüdür.
Serbest Atışın İngilizce Kullanımı
“Free throw” terimi, basketbol maçlarında sıklıkla kullanılır. Örneğin;
– The player was fouled and awarded two free throws.
– She stepped up to the line and made both of her free throws.
– He missed the first free throw but sank the second one.
– The team scored 10 points from the free throw line in the last quarter.
Görüldüğü üzere, “free throw” ifadesi oyuncunun hata veya faul nedeniyle kazandığı serbest atışları tanımlamak için kullanılmaktadır. Atışın başarılı olması durumunda “to make a free throw” şeklinde, başarısız olması durumunda ise “to miss a free throw” şeklinde ifade edilir.
Serbest Atışın İngilizce Dilbilgisi Yapıları
“Free throw” terimi, İngilizce dilbilgisi açısından aşağıdaki şekillerde kullanılabilir:
– As a noun: The team scored 10 free throws in the game.
– As an adjective: The player stepped up to the free throw line.
– In the plural form: The team made 8 out of 10 free throws.
– In the possessive form: The player’s free throw percentage was 85%.
Görüldüğü üzere, “free throw” hem tekil hem de çoğul olarak kullanılabilir. Ayrıca sıfat olarak “free throw line” şeklinde de karşımıza çıkabilir.
Serbest Atışla İlgili İngilizce Örnek Cümleler
Serbest atışla ilgili bazı günlük İngilizce örnek cümleler aşağıda verilmiştir:
– The player stepped up to the free throw line and calmly sank both shots.
– She had a chance to tie the game with a free throw, but unfortunately missed it.
– The team’s poor free throw shooting cost them the game in the end.
– He’s an 80% free throw shooter, so I’m confident he’ll make these two shots.
– The coach called a timeout to give his players a chance to rest before the crucial free throws.
Görüldüğü üzere, “free throw” terimi basketbol oyununun önemli bir parçası olduğundan, günlük konuşmalarda da sıklıkla kullanılmaktadır.
Serbest Atışla İlgili İngilizce Kelimeler
Serbest atışla ilgili bazı İngilizce kelimeler ve anlamları aşağıda verilmiştir:
– Free throw – Serbest atış
– Foul – Faul, hata
– Foul shot – Faul atışı
– Charity stripe – Serbest atış çizgisi
– Bonus – Bonus (iki serbest atış hakkı)
– Intentional foul – Kasıtlı faul
– Technical foul – Teknik faul
Bu kelimeler, basketbol oyununda serbest atışlarla ilgili kavramları ifade etmek için kullanılır. Örneğin:
– The player committed an intentional foul to stop the fast break.
– She made both of her charity stripe shots to tie the game.
– The team is in the bonus, so every foul will result in free throws.
Görüldüğü üzere, serbest atışla ilgili kelimeler basketbol dilinde sıklıkla kullanılmaktadır.
Sevgili okuyucular, umarım “serbest atış” kavramının İngilizce karşılığı, anlamı, kullanımı ve dilbilgisi yapıları hakkında detaylı bilgi sahibi oldunuz. Basketbol severler için önemli bir terim olan “free throw”u artık daha iyi anlayabilirsiniz. Sorularınız varsa lütfen benimle paylaşın, yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.