Penaltı ingilizce, Penaltının ingilizcesi nedir, İngilizce penaltı nasıl denir


Penaltı: İngilizce Karşılığı ve Anlamı

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “penaltı” kelimesinin İngilizce karşılığını ve anlamını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Penaltı, spor müsabakalarında oyuncuların kurallara aykırı hareketleri sonucunda verilen bir ceza türüdür. İngilizcede bu kavram “penalty” olarak ifade edilir.

“Penalty” kelimesi İngilizcede hem bir ceza anlamına gelir hem de bir puanlama sistemiyle ilişkilendirilir. Örneğin, American Football’da takımların attıkları gollerden sonra kazandıkları ek puanlara “penalty kick” denir. Yani burada “penalty” kelimesi bir ceza değil, bir puan alma yöntemidir.

Penaltı kelimesinin İngilizce telaffuzu /ˈpɛnəlti/ şeklindedir. Çoğul formu ise “penalties” olarak kullanılır.

Penaltının İngilizce Kullanımı

İngilizce’de “penalty” kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir. Aşağıda bazı örnekler görebilirsiniz:

– The player was given a yellow card and a penalty for his reckless tackle.
(Oyuncu, sert müdahalesi nedeniyle sarı kart ve penaltı cezası aldı.)

– The team was awarded a penalty kick after the foul in the box.
(Takım, ceza sahası içindeki faul sonrası penaltı atışı kazandı.)

– The penalty for shoplifting in this country is a fine or imprisonment.
(Bu ülkede dükkandan hırsızlık yapmanın cezası para cezası ya da hapis.)

– The new tax law imposes a heavy penalty for late payments.
(Yeni vergi yasası, geç ödemeler için ağır bir ceza öngörüyor.)

Gördüğünüz gibi “penalty” kelimesi, spor müsabakalarındaki penaltı atışlarından, hukuki cezalara kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir.

Penaltı ile İlgili İngilizce Kelimeler

Penaltı kavramıyla ilişkilendirilebilecek bazı İngilizce kelimeler şunlardır:

– Foul (faul): Kurallara aykırı hareket
– Infringement (ihlal): Kural ihlali
– Offence (suç): Kurallara aykırı davranış
– Violation (ihlal): Kurallara ayrılma
– Infraction (ihlal): Kural ihlali
– Transgression (suç): Kurallara aykırı davranış

Bu kelimeler, penaltıya neden olan hareketleri tanımlamak için kullanılabilir. Ayrıca penaltı sonrası durumları ifade etmek için de şu kelimeler kullanılabilir:

– Awarded (verilmek): Penaltı kazanmak
– Concede (kabul etmek): Penaltı vermek
– Convert (çevirmek): Penaltıyı gole çevirmek
– Miss (kaçırmak): Penaltıyı kaçırmak

İngilizce cümle örnekleri:

– The referee awarded a penalty to the home team after the visiting player’s foul in the box.
(Hakem, konuk takım oyuncusunun ceza sahası içindeki faülü sonrası ev sahibi takıma penaltı verdi.)

– The goalkeeper managed to concede the penalty kick, saving his team from going behind.
(Kaleci, penaltıyı kurtararak takımını geriye düşmekten kurtardı.)

– The striker confidently converted the penalty to give his team the lead.
(Forvet, penaltıyı gole çevirerek takımına öne geçme fırsatı verdi.)

– Unfortunately, the penalty taker missed the chance to equalize the score.
(Ne yazık ki penaltı kullanıcısı skoru eşitlemek için kaçırdı.)

Umarım “penaltı” kelimesinin İngilizce kullanımı ve anlamı hakkında yeterli bilgi edinmişsinizdir. Herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin. İyi çalışmalar!