Pano ingilizce, Panonun ingilizcesi nedir, İngilizce pano nasıl denir


İngilizce’de “Pano” Kelimesinin Karşılığı Nedir?

İngilizce’de “pano” kelimesinin karşılığı “board” kelimesidir. Board kelimesi İngilizcede çok geniş bir anlam yelpazesine sahiptir ve birçok farklı bağlamda kullanılabilir. Genel olarak düz, dikdörtgen şekilli, genellikle duvara asılan ve üzerine bilgi, not, resim vb. şeylerin asıldığı ya da yazıldığı yapı veya nesne anlamına gelir.

İngilizce’de Pano Kelimesinin Kullanım Örnekleri

İngilizce’de pano kelimesinin en yaygın kullanım alanları şunlardır:

Okullarda, ofislerde, evlerde kullanılan not panoları için “bulletin board” terimi kullanılır. Örneğin:
• I need to put up a new notice on the bulletin board in the staff room.
• The school has a big bulletin board in the hallway where they post announcements.

Bilgisayar ekranlarındaki kontrol panelleri için “control panel” terimi kullanılır. Örneğin:
• I need to open the control panel to change my display settings.
• The control board on the washing machine is not working properly.

Spor müsabakalarındaki skor panoları için “scoreboard” terimi kullanılır. Örneğin:
• The scoreboard shows the current score of the basketball game.
• The football stadium has a huge electronic scoreboard that displays the game stats.

Ulaşım araçlarındaki durak panoları için “timetable” terimi kullanılır. Örneğin:
• The bus timetable is posted on the board at the bus stop.
• I need to check the train timetable to see when the next train is leaving.

Görüldüğü gibi İngilizce’de “pano” kelimesinin karşılığı olarak farklı terimler kullanılmakta ve bağlama göre değişiklik göstermektedir.

İngilizce’de Pano Kelimesinin Günlük Kullanımı

İngilizce’de pano kelimesinin günlük kullanımına dair birkaç örnek cümle verelim:

• I need to pin my new recipe on the kitchen board.
Mutfaktaki panoya yeni bir tarif yapıştırmam gerekiyor.

• The math teacher put up a new formula chart on the classroom board.
Matematik öğretmeni sınıftaki panoya yeni bir formül tablosu astı.

• Let’s use the white board to brainstorm ideas for the project.
Proje için fikirleri beyaz tahta üzerinde tartışalım.

• The company has a suggestion board where employees can post their ideas.
Şirketin çalışanların fikirlerini asabilecekleri bir öneri panosu var.

• I’m going to hang my vacation photos on the corkboard in my room.
Odamdaki mantar panosu üzerine tatil fotoğraflarımı asacağım.

Görüldüğü gibi İngilizce’de “pano” kelimesinin karşılığı olarak farklı terimler kullanılmakta ve bağlama göre değişiklik göstermektedir. Günlük hayatta da panolar çeşitli amaçlarla kullanılmakta ve İngilizce’de karşılık gelen kelimelerin doğru kullanımı önemlidir.