Office Desk in English
Sevgili öğrenciler, bugün sizlere “ofis masası” kavramının İngilizce karşılığı ve kullanımı hakkında ayrıntılı bilgiler vereceğim. İngilizce öğrenirken sıklıkla karşılaşacağınız bu önemli kelime grubunu daha iyi anlamanız için elimden geleni yapacağım.
“Office desk” İngilizcede ofis masası anlamına gelir. Ofis ortamlarında kullanılan, çalışma amaçlı tasarlanmış, üzerinde bilgisayar, kırtasiye malzemeleri vb. eşyaların bulunduğu masa demektir. Günlük iş hayatında sıklıkla karşımıza çıkan ve çok önemli bir parça olan ofis masası, İngilizcede “office desk” olarak ifade edilir.
Telaffuzu ve Kullanımı
“Office desk” kelime grubunun telaffuzu /ˈɒfɪs desk/ şeklindedir. Burada “office” kelimesi /ˈɒfɪs/ şeklinde, “desk” kelimesi ise /desk/ şeklinde okunur. İki kelime bir arada kullanıldığında “office desk” olarak telaffuz edilir.
İngilizcede “office desk” ifadesini aşağıdaki şekillerde kullanabiliriz:
– I’m sitting at my office desk, working on an important project.
– The new employee’s office desk is right next to the window.
– Please clear off your office desk before you leave for the day.
– I need to organize the items on my office desk – it’s getting too cluttered.
– The CEO has a large, impressive office desk in her private office.
Görüldüğü üzere “office desk” ifadesi, kişilerin ofis ortamındaki çalışma masalarını tanımlamak için sıklıkla kullanılır. Masanın konumu, büyüklüğü, düzeni gibi özellikler hakkında bilgi vermek için de bu ifade tercih edilir.
İlgili Kelimeler ve Eş Anlamlılar
“Office desk” dışında, ofis ortamındaki çalışma masasını tanımlamak için aşağıdaki kelimeleri de kullanabilirsiniz:
– Workstation
– Cubicle
– Worktable
– Workbench
Bunlar “office desk” ile eş anlamlı olup, ofis çalışma alanını ifade eder. Örneğin:
– I’m going to my workstation to finish the report.
– Each employee has their own cubicle with a desk and computer.
– The new worktable in the corner is perfect for our team meetings.
– The engineering team uses the large workbench to assemble the prototypes.
Ayrıca “office desk” kavramının zıt anlamlısı olarak aşağıdaki kelimeyi kullanabilirsiniz:
– Home desk
– I prefer working at my home desk rather than the one in the office.
Burada “home desk” evde kullanılan çalışma masası anlamına gelir ve ofis masasının zıddını oluşturur.
Günlük Hayattan Örnekler
İşte “office desk” kavramını içeren günlük hayattan bazı örnek cümleler:
– Sarah organized all the documents on her office desk before the important meeting.
– The new intern is still setting up their office desk with personal items.
– I need to clear some space on my cluttered office desk to work on this project.
– The CEO’s office desk is made of high-quality wood and has a sleek, modern design.
– Remember to lock your office desk drawer before you leave the building.
Bu cümlelerde “office desk” kavramı, çalışma masasının düzeni, konumu, özellikleri gibi farklı bağlamlarda kullanılmıştır. Umarım bu örnekler size yardımcı olmuştur.
Sevgili öğrenciler, “office desk” kavramı hakkında bilmeniz gereken temel noktaları sizlerle paylaştım. İngilizce öğrenme yolculuğunuzda başarılar diler, sorularınız olursa bana danışmaktan çekinmeyin.