Ödeme Nedir ve İngilizcesi Nasıl Söylenir?
Ödeme, bir mal veya hizmet karşılığında yapılan para transferi anlamına gelir. İngilizce’de ödeme için kullanılan en yaygın kelime “payment”dir. “Payment” kelimesi, bir borcun, faturanın veya herhangi bir mal veya hizmet karşılığının ödendiğini ifade eder.
Ödeme, günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız bir kavramdır. Alışveriş yaptığımızda, faturalarımızı ödediğimizde, kredi kartı kullandığımızda, kiramızı veya diğer giderleri karşıladığımızda ödeme işlemi gerçekleştirmiş oluruz.
İngilizce’de ödeme için kullanılan diğer yaygın kelimeler ise “pay” ve “pay for”dur. “Pay” kelimesi, bir şeyin bedelini ödemek anlamına gelirken, “pay for” ise bir şeyin karşılığını ödemek anlamına gelir.
Örneğin;
– I made a payment for the electricity bill last week. (Geçen hafta elektrik faturasını ödedim.)
– How much do I need to pay for the new laptop? (Yeni laptop için ne kadar ödemem gerekiyor?)
– She paid $50 for the concert tickets. (Konser biletleri için 50 dolar ödedi.)
Ödemelerin gerçekleştirilme şekilleri de çeşitlilik gösterir. Nakit, kredi kartı, banka havalesi, online ödeme gibi farklı ödeme yöntemleri bulunmaktadır. İngilizce’de bu ödeme yöntemlerini ifade etmek için “cash payment”, “credit card payment”, “bank transfer”, “online payment” gibi ifadeler kullanılır.
Ödeme İle İlgili İngilizce Kelimeler
Ödeme kavramıyla ilişkili olarak İngilizce’de birçok kelime kullanılmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
– Invoice – Fatura
– Bill – Hesap, fatura
– Charge – Ücret, masraf
– Cost – Maliyet, bedel
– Fee – Ücret
– Deposit – Depozito
– Installment – Taksit
– Refund – İade, geri ödeme
Bu kelimeler, ödeme işlemleriyle ilgili farklı durumları ve kavramları ifade etmek için kullanılır. Örneğin:
– The invoice for the repair work arrived yesterday. (Tamir işinin faturası dün geldi.)
– I need to pay the monthly electricity bill. (Aylık elektrik faturasını ödemem gerekiyor.)
– The hotel charged an extra fee for the room service. (Otel, oda servisi için ek ücret talep etti.)
– The cost of the new computer is $800. (Yeni bilgisayarın bedeli 800 dolar.)
– I had to pay a deposit to reserve the hotel room. (Otel odasını ayırtmak için depozito ödemem gerekti.)
– The furniture store offers 12-month interest-free installments. (Mobilya mağazası 12 ay taksit seçeneği sunuyor.)
– I received a full refund for the item I returned. (İade ettiğim ürün için tam geri ödeme aldım.)
Bu örnekler, ödeme kavramının İngilizce’deki çeşitli kullanımlarını ve bağlamlarını göstermektedir.
Ödeme İle İlgili Eş Anlamlı ve Zıt Anlamlı Kelimeler
Ödeme kavramıyla ilgili olarak İngilizce’de bazı eş anlamlı ve zıt anlamlı kelimeler de bulunmaktadır.
Eş Anlamlı Kelimeler:
– Remittance
– Settlement
– Disbursement
– Expenditure
Zıt Anlamlı Kelimeler:
– Debt
– Arrears
– Default
– Delinquency
Eş anlamlı kelimeler, ödeme kavramını farklı şekillerde ifade etmek için kullanılırken, zıt anlamlı kelimeler ise ödeme yapılmaması veya gecikmesi gibi durumları tanımlar.
Örnek cümleler:
– The company made a large remittance to its suppliers last month. (Şirket geçen ay tedarikçilerine büyük bir ödeme yaptı.)
– The final settlement for the project was completed on time. (Proje için nihai ödeme zamanında gerçekleştirildi.)
– The government disbursed funds for the infrastructure project. (Hükümet altyapı projesi için fon dağıtımı yaptı.)
– The monthly expenditure for rent and utilities is quite high. (Kira ve faturalar için aylık harcama oldukça yüksek.)
– The customer is in arrears with their payments. (Müşteri ödemelerinde gecikmeler yaşıyor.)
– The business defaulted on its loan repayments. (İşletme kredi geri ödemelerinde temerrüde düştü.)
– There was a delinquency in the tax payments last quarter. (Geçen çeyrekte vergi ödemelerinde gecikme oldu.)
Bu örnekler, ödeme kavramının İngilizce’deki eş anlamlı ve zıt anlamlı kelimelerini ve kullanımlarını göstermektedir.