Not ortalamasının Almancası nedir, Almanca not ortalaması nasıl denir?
Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle Almanca’da “not ortalaması” kavramını ele alacağız. Almanca’da “not ortalaması” kavramı “der Notendurchschnitt” olarak ifade edilir. “Der” mastar eki, “Noten” not anlamına gelir ve “Durchschnitt” ise ortalama anlamına gelir. Yani “der Notendurchschnitt” doğrudan “not ortalaması” demektir.
Almanca konuşulan ülkelerde öğrencilerin akademik başarıları değerlendirilirken not ortalaması önemli bir kriter olarak kullanılır. Örneğin üniversiteye giriş, burs başvuruları veya iş başvurularında adayların not ortalamaları dikkate alınır. Bu nedenle Almanca öğrenen öğrencilerin de not ortalamalarını iyi bir seviyede tutmaları önemlidir.
Not ortalamasının Almanca Kullanımı
Almanca’da not ortalamasını ifade ederken aşağıdaki örnekleri kullanabilirsiniz:
– Mein Notendurchschnitt ist 2,3. (Benim not ortalamam 2,3.)
– Sie hat einen sehr guten Notendurchschnitt von 1,7. (Onun not ortalaması çok iyi, 1,7.)
– Leider habe ich einen schlechten Notendurchschnitt von 4,0. (Ne yazık ki not ortalamam kötü, 4,0.)
– Für die Bewerbung brauchst du einen Notendurchschnitt von mindestens 3,0. (Başvuru için en az 3,0 not ortalaması gerekiyor.)
– Mein Ziel ist es, meinen Notendurchschnitt auf 2,5 zu verbessern. (Hedefim not ortalamam 2,5’e yükseltmek.)
Görüldüğü gibi Almanca’da “not ortalaması” ifadesi doğrudan “der Notendurchschnitt” şeklinde kullanılıyor. Cümle içinde farklı yapılarda da karşımıza çıkabiliyor.
Not Ortalaması ile İlgili Almanca Kelimeler
Almanca’da “not ortalaması” kavramıyla ilişkili olarak aşağıdaki kelimeleri de bilmek faydalı olabilir:
– die Note (not)
– das Zeugnis (karne)
– die Prüfung (sınav)
– bestehen (geçmek)
– durchfallen (kalmak)
– die Leistung (başarı)
– die Bewerbung (başvuru)
– der Abschluss (diploma)
Bu kelimeler not ortalaması kavramıyla doğrudan ilişkili olup, Almanca öğrenirken sıklıkla karşınıza çıkacaktır. Örnek cümleler:
– Ich habe in der Matheprüfung leider nur eine 4 bekommen. (Matematik sınavında maalesef sadece 4 aldım.)
– Um an die Universität zu kommen, brauchst du ein Abiturzeugnis mit einem Notendurchschnitt von mindestens 2,5. (Üniversiteye gelmek için en az 2,5 ortalamalı bir lise diploması gerekiyor.)
– Meine Eltern sind sehr stolz auf meine guten Leistungen und meinen Notendurchschnitt von 1,8. (Ailem başarılarım ve 1,8 ortalamam ile çok gurur duyuyor.)
Not Ortalaması ile İlgili Almanca Deyimler
Almanca’da not ortalaması kavramıyla ilgili bazı deyimler de kullanılmaktadır:
– die Nase vorn haben (önde olmak, iyi not ortalamasına sahip olmak)
– die Rote Laterne tragen (kötü not ortalamasına sahip olmak)
– die Kurve kratzen (sınırda kalmak, orta not ortalamasına sahip olmak)
Örnek cümleler:
– Mit einem Notendurchschnitt von 1,2 hat er die Nase vorn bei der Stipendienvergabe. (1,2 ortalama ile burs başvurusunda önde.)
– Leider trägt er mit seinem Notendurchschnitt von 4,0 die Rote Laterne in der Klasse. (Ne yazık ki 4,0 ortalamasıyla sınıfta kötü not ortalamasına sahip.)
– Mit einem Notendurchschnitt von 3,0 kratzt sie gerade so an der Kurve, um noch zugelassen zu werden. (3,0 ortalamayla zar zor sınırda kalıyor, kabul edilmek için.)
Sevgili öğrenciler, Almanca’da “not ortalaması” kavramını böylece detaylı bir şekilde öğrenmiş olduk. Umarım bu bilgiler Almanca öğrenme yolculuğunuzda size yardımcı olur. Başarılar!