Küçük Almanca, Küçüğün Almancası nedir, Almanca küçük nasıl denir


Almanca Küçük: “Klein” Kelimesinin Kullanımı ve Örnekleri

Sevgili arkadaşlar, bugün sizlerle “Almanca küçük” ifadesinin ne anlama geldiğini ve Almanca dilinde nasıl kullanıldığını paylaşacağım. Almanca’da “küçük” anlamına gelen kelime “klein” dir. Bu kelimeyi cümle içerisinde nasıl kullanabileceğiniz konusunda da birkaç örnek vereceğim.

“Klein” kelimesi Almanca’da çok sık kullanılan bir sıfattır. Nesnelerin, kişilerin veya kavramların boyutunu, miktarını ya da önemini ifade etmek için kullanılır. Örneğin, “ein kleines Haus” (küçük bir ev), “ein kleiner Junge” (küçük bir erkek çocuk) veya “eine kleine Portion” (küçük bir porsiyon) gibi cümleler kurulabilir.

Ayrıca “klein” kelimesi, bir şeyin diğerlerine göre daha küçük olduğunu belirtmek için de kullanılabilir. Örneğin, “Mein Bruder ist kleiner als ich” (Kardeşim benden daha küçük) cümlesinde “kleiner” kelimesi kardeşin boyunun konuşanın boyundan daha küçük olduğunu ifade eder.

Almanca’da “Klein” Kelimesinin Çekim ve Kullanımı

“Klein” kelimesi Almanca’da cinsiyet, sayı ve durum eklerine göre çekimlenir. Örneğin:

– ein kleines Haus (küçük bir ev)
– die kleine Katze (küçük kedi)
– zwei kleine Hunde (iki küçük köpek)
– des kleinen Jungen (küçük çocuğun)

Görüldüğü üzere “klein” kelimesi cümle içindeki konumuna ve nitelediği ismin cinsiyetine, sayısına ve durumuna göre değişiklik göstermektedir.

Ayrıca “klein” kelimesi bazı bileşik kelimelerin bir parçası olarak da kullanılabilir. Örneğin “Kleinstadt” (küçük şehir), “Kleinkind” (bebek) veya “Kleinbus” (minibüs) gibi.

Almanca’da “Klein” Kelimesinin Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

“Klein” kelimesinin Almanca’da bazı eş anlamlıları bulunmaktadır. Bunlar arasında “winzig” (minicik), “mini” (mini), “gering” (önemsiz) ve “zierlich” (narin) gibi kelimeler sayılabilir.

Öte yandan “klein” kelimesinin zıt anlamlısı ise “groß” (büyük) kelimesidir. Örneğin:

– Das Haus ist groß, nicht klein. (Ev büyük, küçük değil.)
– Mein Bruder ist größer als ich. (Kardeşim benden daha büyük.)
– Die Portion ist zu groß, ich kann sie nicht aufessen. (Porsiyon çok büyük, yiyemem.)

Görüldüğü gibi “groß” kelimesi “klein” kelimesinin tam zıddını ifade etmektedir.

Almanca’da “Klein” Kelimesi ile Örnek Cümleler

Şimdi de “klein” kelimesinin Almanca cümle içerisindeki kullanımına dair birkaç örnek verelim:

– Ich habe eine kleine Schwester. (Küçük bir kız kardeşim var.)
– Das Kind spielt mit einem kleinen Ball. (Çocuk küçük bir topla oynuyor.)
– Meine Wohnung ist leider sehr klein. (Maalesef evim çok küçük.)
– Können Sie mir bitte eine kleine Portion Reis geben? (Bana lütfen küçük bir porsiyon pirinç verir misiniz?)
– Der kleine Hund bellt sehr laut. (Küçük köpek çok gürültülü havırıyor.)

Gördüğünüz gibi “klein” kelimesi Almanca’da oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Nesnelerin, kişilerin veya kavramların boyutunu, miktarını ya da önemini ifade etmek için sıklıkla başvurulan bir sıfattır. Umarım bu bilgiler sizlere yardımcı olmuştur. Sorularınız varsa lütfen benimle paylaşmaktan çekinmeyin.