Kereviz ingilizce, Kerevizin ingilizcesi nedir, İngilizce kereviz nasıl denir


Kereviz İngilizcede Nasıl Söylenir?

Kerevizin İngilizce karşılığı “celery”dir. Celery, uzun, yeşil, saplı bir sebzedir ve lezzetli bir koku ve tada sahiptir. Özellikle salatalarda, çorbalarda ve yemeklerde kullanılır. Kereviz, İngilizcede “celery” olarak telaffuz edilir.

Kereviz, İngilizcede nasıl söylenir diye sorduğunuz için, size kelimenin telaffuzunu da göstermek isterim. Celery, “SEL-uh-ree” şeklinde telaffuz edilir.

Kerevizin Anlamı ve Kullanımı

Celery, besin değeri yüksek bir sebzedir. Vitamin, mineral ve lif açısından zengindir. Ayrıca antioksidan özelliği de vardır. Sağlıklı bir beslenme için kereviz tüketmek oldukça faydalıdır.

Kereviz, çorbalarda, salatalarda, sandviçlerde ve birçok yemekte kullanılabilir. Sebze yemeklerinin yanında, krudi olarak da tüketilebilir. Hatta kereviz, smoothie ve sağlıklı atıştırmalıkların da bir parçası olabilir.

Kerevizle İlgili İngilizce Cümleler

– I like to add some celery to my salad to give it a crunchy texture.
(Salatama kıtır bir doku katması için içine biraz kereviz eklemeyi seviyorum.)

– The chef used celery, onions, and carrots as the base for the vegetable soup.
(Şef, sebze çorbasının temelini kereviz, soğan ve havuçtan oluşturdu.)

– Celery is a great snack option because it’s low in calories but high in fiber.
(Kereviz, az kalori ancak yüksek lif içeriğiyle harika bir atıştırmalık seçeneğidir.)

– Have you tried the new celery juice trend? It’s said to have many health benefits.
(Yeni trend olan kereviz suyu içmeyi denedin mi? Birçok sağlık yararı olduğu söyleniyor.)

– I always keep a stalk of celery in my lunch bag to snack on throughout the day.
(Öğle yemeğimde her zaman atıştırmak için bir sap kereviz bulundururum.)

Kerevizle İlgili İngilizce Kelimeler

– Celery (n.) – Kereviz
– Crunchy (adj.) – Kıtır, gevrek
– Fiber (n.) – Lif
– Stalk (n.) – Sap
– Snack (n.) – Atıştırmalık
– Vegetable (n.) – Sebze
– Soup (n.) – Çorba
– Salad (n.) – Salata
– Juice (n.) – Meyve/sebze suyu

Örnek cümleler:
– The celery in the salad added a nice crunch to the texture.
(Salatataki kereviz, dokusuna güzel bir kıtırlık kattı.)

– I try to eat plenty of fiber-rich foods like celery to aid digestion.
(Sindirime yardımcı olması için lif açısından zengin gıdalar, örneğin kereviz, tüketmeye çalışıyorum.)

– The chef sliced the celery stalks into thin pieces for the vegetable soup.
(Şef, sebze çorbası için kereviz saplarını ince dilimler halinde doğradı.)

Kerevizin Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

Eş anlamlıları:
– Stalk
– Stem
– Rib

Zıt anlamlıları:
– Tough (Sert)
– Fibrous (Lifli)
– Bitter (Acı)

Örnek cümleler:
– The celery stalks were so fresh and crisp, not tough or fibrous at all.
(Kereviz sapları o kadar taze ve kıtırdı ki, hiç sert veya lifli değildi.)

– I prefer the mild, sweet flavor of celery over the bitter taste of some other vegetables.
(Bazı sebzelerin acı tadına kıyasla, kerevizin hafif, tatlı lezzetini daha çok tercih ediyorum.)

İşte kerevizin İngilizcesi, anlamı, kullanımı ve örnekleri hakkında detaylı bilgiler. Umarım bu içerik, İngilizce öğrenme yolculuğunuzda size yardımcı olur. Herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin!