Kaynatmak: İngilizcesi ve Anlamı
Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “kaynatmak” kelimesinin İngilizce karşılığı ve kullanımı hakkında detaylı bilgiler paylaşacağım. Kaynatmak, sıvıları belirli bir sıcaklığa getirerek, onları kaynama noktasına ulaştırmak anlamına gelen bir eylemdir. İngilizcede bu eylemi ifade etmek için “to boil” kelimesi kullanılır.
“To boil” kelimesi, sıvıların kaynama noktasına ulaştırılması anlamına gelir. Örneğin, su kaynatmak için “to boil water” denir. Ayrıca, yumurta kaynatmak için “to boil an egg” ifadesi kullanılır.
Kaynatmanın İngilizcesi Nasıl Söylenir?
“Kaynatmanın İngilizcesi” anlamına gelen ifade ise “the act of boiling” şeklinde söylenir. Bu ifade, sıvıları kaynama noktasına getirme eylemini tanımlar.
Örneğin, “The act of boiling the water takes a few minutes” cümlesi, suyun kaynatılması eyleminin birkaç dakika sürdüğünü ifade eder.
İngilizce Kaynatmak Nasıl Denir?
İngilizcede “kaynatmak” eylemi için “to boil” fiili kullanılır. Bu fiil, sıvıları kaynama noktasına ulaştırmak anlamına gelir.
Örnek cümleler:
– I need to boil some water for my tea.
– The chef is boiling the potatoes for the mashed potatoes.
– Please remember to boil the eggs for 10 minutes.
– The milk is boiling on the stove.
– She boiled the water and made coffee.
Görüldüğü üzere, “to boil” fiili, sıvıları kaynama noktasına ulaştırma eylemi için kullanılır. Bu fiil, günlük hayatta sıklıkla karşımıza çıkan bir fiildir.
Kaynatmakla İlgili İngilizce Kelimeler
Kaynatmakla ilgili bazı önemli İngilizce kelimeler şunlardır:
– Boil (v.) – Sıvıyı kaynama noktasına getirmek
Örnek: The water is boiling on the stove.
– Boiling (n.) – Kaynatma, sıvının kaynama eylemi
Örnek: The boiling of the water takes a few minutes.
– Boiler (n.) – Kazan, su ısıtıcısı
Örnek: The boiler in the basement heats the entire house.
– Simmer (v.) – Hafifçe kaynamak, kısık ateşte pişirmek
Örnek: Let the soup simmer for 30 minutes.
– Steam (n.) – Buhar
Örnek: The steam from the boiling water filled the room.
Bu kelimeler, kaynatma eylemi ve bu eylemin sonuçları hakkında bilgi verir. Günlük hayatta sıklıkla karşımıza çıkan bu kelimeler, İngilizce öğrenirken dikkat edilmesi gereken önemli kelimelerdir.
Kaynatmak İçin İngilizce Cümleler
Kaynatmayla ilgili bazı İngilizce cümleler şunlardır:
1. I need to boil some water to make pasta.
(Makarna yapmak için biraz su kaynatmam gerekiyor.)
2. The chef is boiling the vegetables before adding them to the soup.
(Şef, çorbaya eklemeden önce sebzeleri kaynatıyor.)
3. Remember to boil the eggs for exactly 7 minutes.
(Yumurtaları tam 7 dakika kaynatmayı unutma.)
4. The milk is boiling on the stove, so I’ll turn down the heat.
(Süt ocakta kaynıyor, o yüzden ateşi azaltacağım.)
5. She boiled the water and made a cup of herbal tea.
(O, suyu kaynatıp bir fincan bitki çayı yaptı.)
6. The sound of the water boiling on the stove was very soothing.
(Ocaktaki suyun kaynama sesi çok rahatlatıcıydı.)
7. I always boil my vegetables before eating them to kill any bacteria.
(Bakterileri öldürmek için yemeden önce sebzeleri her zaman kaynatırım.)
8. The instructions say to boil the pasta for 8-10 minutes until al dente.
(Talimatlar, makarnayı al dente kıvamına gelene kadar 8-10 dakika kaynatmamızı söylüyor.)
9. Boiling the water is the first step in making a cup of coffee.
(Suyu kaynatmak, bir fincan kahve yapmadaki ilk adımdır.)
10. The pot of water is finally boiling, so I can add the rice now.
(Su tenceresinde nihayet kaynamaya başladı, şimdi pirinçi ekleyebilirim.)
Görüldüğü üzere, “to boil” fiili, sıvıları kaynama noktasına ulaştırma eylemi için sıklıkla kullanılır. Bu örnekler, günlük hayatta karşılaşabileceğiniz çeşitli durumları yansıtmaktadır.
Kaynatmakla İlgili İngilizce Eş Anlamlılar ve Zıt Anlamlılar
Kaynatmakla ilgili bazı eş anlamlı kelimeler şunlardır:
– To heat up
– To cook
– To simmer
– To steam
Bu kelimeler, sıvıları ısıtma veya pişirme eylemleri için kullanılabilir.
Kaynatmakla ilgili zıt anlamlı kelimeler ise şunlardır:
– To cool down
– To chill
– To freeze
Bu kelimeler, sıvıların sıcaklığının düşürülmesi veya soğutulması anlamına gelir.
Örnek cümleler:
– I need to heat up the soup before serving it. (Çorbayı servis etmeden önce ısıtmam gerekiyor.)
– The chef is simmering the sauce on the stove. (Şef, sos üzerinde kısık ateşte pişiriyor.)
– Let’s chill the drinks in the refrigerator. (İçecekleri buzdolabında soğutalım.)
Görüldüğü üzere, kaynatmayla ilgili eş anlamlı ve zıt anlamlı kelimeler, sıvıların sıcaklığı ve pişirme işlemleriyle ilgili çeşitli durumları ifade etmek için kullanılabilir.
İşte, “kaynatmak” kelimesinin İngilizce karşılığı, kullanımı, örnekleri ve ilgili kelimeler hakkında detaylı bilgiler. Umarım bu bilgiler, İngilizce öğrenme yolculuğunuzda size yol gösterici olur. Herhangi bir sorunuz olursa, lütfen benimle paylaşın, memnuniyetle yardımcı olmaya çalışacağım.