Karşı Çıkmak: İngilizce Karşılığı ve Kullanımı

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “karşı çıkmak” kelimesinin İngilizce karşılığı ve kullanımı hakkında detaylı bir şekilde konuşacağız. Bu kelime, günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız, ancak İngilizce’ye çevirirken bazen zorlandığımız bir kavram. Gelin birlikte öğrenelim!

“Karşı çıkmak” kelimesinin İngilizce karşılığı “to oppose” ya da “to object” şeklindedir. Bu fiiller, bir fikre, eyleme ya da duruma karşı çıkmak, buna itiraz etmek anlamına gelir.

Örneğin, “Öğretmenin verdiği ödevlere karşı çıktı” cümlesini İngilizce’ye şöyle çevirebiliriz: “He opposed/objected to the homework assigned by the teacher.”

Görüldüğü gibi, “karşı çıkmak” kelimesi, İngilizce’de “to oppose” ya da “to object” fiilleri ile ifade edilmektedir.

Karşı Çıkmanın Farklı Şekilleri

“Karşı çıkmak” eylemi, bazen daha güçlü anlamlar da içerebilir. Örneğin, “to resist” (direnmek) veya “to defy” (meydan okumak) kelimeleri de “karşı çıkmak” anlamında kullanılabilir.

Örneğin, “Hükümetin yeni yasasına güçlü bir şekilde karşı çıktılar” cümlesi şöyle çevrilebilir: “They strongly resisted/defied the government’s new law.”

Burada “karşı çıkmak”, daha aktif ve güçlü bir direnç anlamı taşımaktadır.

Karşı Çıkmanın İngilizce Örnekleri

Gelin, “karşı çıkmak” kavramını içeren bazı İngilizce cümle örneklerine bakalım:

1. The activists opposed the construction of the new power plant in their neighborhood.
(Aktivistler, mahallelerindeki yeni güç santralinin inşaatına karşı çıktılar.)

2. Many citizens objected to the mayor’s plan to raise taxes.
(Birçok vatandaş, belediye başkanının vergi artırma planına karşı çıktı.)

3. The students resisted the new school uniform policy implemented by the administration.
(Öğrenciler, yönetim tarafından uygulanan yeni okul kıyafeti politikasına direndiler.)

4. The local community defied the government’s decision to close down the community center.
(Yerel topluluk, hükümetin toplum merkezini kapatma kararına meydan okudu.)

5. The workers opposed the company’s plan to outsource certain departments.
(İşçiler, şirketin bazı bölümleri dışarıya vermesi planına karşı çıktılar.)

Görüldüğü gibi, “karşı çıkmak” kavramı, İngilizce’de “to oppose”, “to object”, “to resist” ve “to defy” kelimeleri ile ifade edilebilmektedir. Bağlama göre, farklı fiiller kullanılarak daha güçlü ya da daha hafif anlamlar verilebilir.

Karşı Çıkmanın İlgili İngilizce Kelimeleri

“Karşı çıkmak” kavramıyla ilişkili bazı İngilizce kelimeler şunlardır:

– Opposition (karşı çıkma, itiraz)
– Objection (itiraz, reddedilme)
– Resistance (direnç, karşı koyma)
– Defiance (meydan okuma, isyan)
– Dissent (fikir ayrılığı, muhalefet)
– Protest (protesto etmek)

Bu kelimeler, “karşı çıkmak” eylemini farklı şekillerde tanımlamakta ve açıklamaktadır. Örneğin:

– The team’s strong opposition to the new coach’s training methods was evident.
(Takımın, yeni antrenörün antrenman yöntemlerine güçlü bir şekilde karşı çıkması açıktı.)

– The local community voiced their objections to the city’s plan to build a new highway.
(Yerel topluluk, şehrin yeni bir otoyol inşa etme planına itirazlarını dile getirdi.)

– The villagers showed resistance against the government’s decision to relocate them.
(Köylüler, hükümetin onları yerinden etme kararına karşı direndiler.)

Görüldüğü gibi, “karşı çıkmak” kavramı, İngilizce’de çeşitli fiiller ve ilgili kelimeler kullanılarak zengin bir şekilde ifade edilebilmektedir. Umarım bu bilgiler sizlere yardımcı olmuştur. Herhangi bir sorunuz varsa, lütfen sormaktan çekinmeyin!