İlgi duymak ingilizce, İlgi duymanın ingilizcesi nedir, İngilizce ilgi duymak nasıl denir


İlgi Duymak İngilizcesi: “To Be Interested In”

İngilizce’de “ilgi duymak” kavramı “to be interested in” şeklinde ifade edilir. Bu deyim, bir kişinin belli bir konu, nesne veya etkinliğe karşı duyduğu merak, istek ve hevesi anlatır. İlgi duymak, herhangi bir şeye karşı duyulan ilgi, alaka ve dikkat çekme anlamına gelir.

“To be interested in” deyimi, İngilizcede sıklıkla kullanılan bir ifadedir. Bir şeye karşı ilgi duymak, o şeyle ilgilenmek, o konuya yönelik bir merak ve istek beslemek anlamına gelir. Bu deyim, hem insanların hem de nesnelerin ilgi çekici bulunması durumunda kullanılabilir.

Örneğin;

– I’m really interested in learning a new language. (Yeni bir dil öğrenmeye çok ilgi duyuyorum.)
– She is interested in art and often visits museums. (O, sanata ilgi duyuyor ve sıklıkla müzeleri ziyaret ediyor.)
– Are you interested in joining our book club? (Kitap kulübümüze katılmaya ilgin var mı?)

İlgi Duymanın İngilizcesi Nasıl Söylenir?

“İlgi duymak” kavramının İngilizce karşılığı “to be interested in” şeklindedir. Bu ifade, “be” yardımcı fiili ile “interested” sıfatının birleşiminden oluşur. “In” ön eki ise ilgi duyulan konuyu, nesneyi veya etkinliği belirtir.

Örneğin;

– I am interested in learning more about that topic. (O konu hakkında daha fazla bilgi edinmeye ilgi duyuyorum.)
– She is very interested in traveling and exploring new places. (O, seyahat etmeye ve yeni yerleri keşfetmeye çok ilgi duyuyor.)
– Are you interested in joining our hiking group? (Yürüyüş grubumuza katılmaya ilgin var mı?)

İlgi Duymak İçin İngilizce Eş Anlamlı Kelimeler

“To be interested in” deyiminin eş anlamlıları aşağıdaki gibidir:

– To be fascinated by
– To be keen on
– To be passionate about
– To be enthusiastic about
– To be curious about

Örneğin;

– I’m fascinated by the history of this ancient city. (Bu eski şehrin tarihi beni çok meraklandırıyor.)
– She’s really keen on learning how to play the guitar. (O, gitar çalmayı öğrenmeye çok istekli.)
– He’s passionate about environmental issues and wants to make a difference. (O, çevre sorunlarına karşı tutkulu ve değişim yaratmak istiyor.)
– I’m enthusiastic about trying out that new restaurant that just opened. (O yeni açılan restoran hakkında çok heyecanlıyım ve denemek istiyorum.)
– She’s curious about different cultures and loves to travel to new places. (O, farklı kültürler hakkında meraklı ve yeni yerlere seyahat etmeyi seviyor.)

İlgi Duymak İçin İngilizce Zıt Anlamlı Kelimeler

“To be interested in” deyiminin zıt anlamlıları aşağıdaki gibidir:

– To be indifferent to
– To be uninterested in
– To be apathetic about
– To be disinterested in
– To be unconcerned about

Örneğin;

– He seems indifferent to the political issues discussed in the news. (O, haberlerde tartışılan siyasi konulara karşı ilgisiz görünüyor.)
– She is uninterested in learning a new skill at the moment. (O, şu an yeni bir beceri öğrenmeye ilgi duymuyor.)
– The students appeared apathetic about the teacher’s lecture. (Öğrenciler öğretmenin dersine karşı ilgisiz görünüyorlardı.)
– I’m disinterested in joining the company’s sports team. (Şirketin spor takımına katılmaya ilgim yok.)
– He seems unconcerned about the environmental problems facing our planet. (O, gezegenimizi tehdit eden çevre sorunlarına karşı ilgisiz görünüyor.)

İlgi Duymak İçin İngilizce Örnek Cümleler

Aşağıda “to be interested in” deyiminin kullanıldığı örnek cümleler ve Türkçe karşılıkları yer almaktadır:

– I’m really interested in learning more about the history of this ancient civilization. (Bu eski uygarlığın tarihini daha fazla öğrenmeye çok ilgi duyuyorum.)
– She is interested in pursuing a career in the field of environmental science. (O, çevre bilimi alanında kariyer yapmaya ilgi duyuyor.)
– Are you interested in joining our book club and discussing the latest novels? (Kitap kulübümüze katılıp en yeni romanları tartışmaya ilgin var mı?)
– He seems very interested in the new technologies being developed in the tech industry. (O, teknoloji sektöründe geliştirilen yeni teknolojilere çok ilgi duyuyor gibi görünüyor.)
– I’m not particularly interested in sports, but I enjoy watching the occasional game. (Spora özellikle ilgi duymuyorum, ama ara sıra maç izlemeyi seviyorum.)

Görüldüğü üzere, “to be interested in” deyimi, insanların çeşitli konulara, nesnelere veya etkinliklere karşı duydukları ilgiyi, merakı ve hevesi ifade etmek için sıklıkla kullanılır. Bu deyim, İngilizcede son derece yaygın ve önemli bir ifadedir.