İçeceğimiz henüz gelmedi ingilizce, İçeceğimiz henüz gelmedi ingilizcesi nedir, İngilizce içeceğimiz henüz gelmedi nasıl denir


Our Drink Has Not Arrived Yet

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “Our drink has not arrived yet” ifadesinin İngilizce karşılığını ve kullanımını inceleyeceğiz. Bu ifade, sipariş ettiğimiz bir içeceğin henüz gelmemiş olması durumunda kullanabileceğimiz çok yaygın bir İngilizce kalıptır.

“Our drink has not arrived yet” cümlesinin Türkçe karşılığı “İçeceğimiz henüz gelmedi” şeklindedir. Bu ifade, sipariş ettiğimiz bir içeceğin hala gelmemiş olduğunu belirtmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. I ordered a coffee 10 minutes ago, but our drink has not arrived yet.
(10 dakika önce bir kahve sipariş ettim ama içeceğimiz henüz gelmedi.)

2. The waiter said our smoothies would be here shortly, but our drink has not arrived yet.
(Garson smoothielerimizin kısa sürede geleceğini söyledi ama içeceğimiz henüz gelmedi.)

3. We’ve been waiting for our hot chocolate for 20 minutes now, and our drink has not arrived yet.
(Sıcak çikolatamızı 20 dakikadır bekliyoruz ama içeceğimiz henüz gelmedi.)

4. I’m getting impatient, our drink has not arrived yet and I’m thirsty.
(Sabırsızlanıyorum, içeceğimiz henüz gelmedi ve susuzum.)

5. The server promised our iced teas would be out right away, but our drink has not arrived yet.
(Garson çaylarımızın hemen geleceğini söyledi ama içeceğimiz henüz gelmedi.)

Görüldüğü gibi, “our drink has not arrived yet” ifadesi, siparişimizin gecikmesi durumunda kullanabileceğimiz çok yaygın bir İngilizce kalıptır. Bu ifadeyi kullanarak, sabırsızlığımızı veya şaşkınlığımızı nazik bir şekilde dile getirebiliriz.

İlgili Kelimeler ve Kullanımları

Drink: İçecek
– I’ll have a cold drink to cool me off. (Beni serinletmek için soğuk bir içecek alacağım.)

Arrive: Gelmek, ulaşmak
– Our package has not arrived yet. (Paketimiz henüz gelmedi.)
– The train is due to arrive in 10 minutes. (Tren 10 dakika içinde varacak.)

Yet: Henüz
– I haven’t finished my homework yet. (Ödevimi henüz bitirmedim.)
– Have you made a decision yet? (Henüz bir karar verdin mi?)

Impatient: Sabırsız
– I’m getting impatient waiting in this long line. (Bu uzun kuyruğu beklerken sabırsızlanıyorum.)
– Don’t be impatient, your food will be ready soon. (Sabırsız olma, yemeğin yakında hazır olacak.)

Thirsty: Susuz
– I’m really thirsty after that long hike. (O uzun yürüyüşten sonra gerçekten susuzum.)
– Drink some water, you look thirsty. (Su iç, susuz görünüyorsun.)

Sevgili öğrenciler, umarım “our drink has not arrived yet” ifadesinin İngilizce karşılığı ve kullanımı hakkında daha iyi bir fikir edinmişsinizdir. Eğer herhangi bir sorunuz olursa, lütfen bana sormaktan çekinmeyin. Bir sonraki dersimizde görüşmek üzere!