HIV: Human Immunodeficiency Virus
HIV, İngilizce “Human Immunodeficiency Virus” kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. HIV, insan bağışıklık yetmezliği virüsü anlamına gelir. Bu virüs, vücudun bağışıklık sistemini zayıflatarak, AIDS hastalığına yol açar.
HIV’in doğru telaffuzu “eytʃ aɪ vi” şeklindedir. Yani “h-i-v” olarak okunur. HIV, oldukça tehlikeli ve bulaşıcı bir virüstür. Geç teşhis edildiği veya tedavi edilmediği takdirde, AIDS hastalığına neden olabilir.
HIV Nedir ve Nasıl Bulaşır?
HIV, insan bağışıklık sistemi üzerinde etkili olan bir virüstür. Bu virüs, özellikle CD4+ T hücrelerini hedef alarak, vücudun savunma mekanizmasını zayıflatır. HIV, genellikle vücut sıvıları yoluyla (kan, cinsel ilişki sırasında vücut sıvıları, anneden bebeğe gebelik, doğum veya emzirme sırasında) bulaşır.
HIV virüsüne yakalanan kişiler, zamanla bağışıklık sistemlerinin zayıflaması nedeniyle, çeşitli fırsatçı enfeksiyonlara yakalanabilirler. Bu durum, AIDS (Acquired Immunodeficiency Syndrome) olarak adlandırılan hastalığa yol açar.
HIV’in Belirtileri ve Tedavisi
HIV enfeksiyonunun ilk belirtileri, grip benzeri semptomlar (ateş, halsizlik, boğaz ağrısı, kas-eklem ağrıları) olabilir. Daha sonraki aşamalarda, çeşitli fırsatçı enfeksiyonlar, kanser türleri ve nörolojik problemler görülebilir.
Günümüzde, HIV enfeksiyonu için çeşitli ilaç tedavileri mevcuttur. Antiretroviral tedavi (ART) olarak adlandırılan bu ilaçlar, HIV virüsünün çoğalmasını engelleyerek, hastalığın ilerlemesini yavaşlatır ve yaşam kalitesini artırır. Erken teşhis ve düzenli tedavi, HIV hastalarının sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlar.
HIV ile İlgili İngilizce Cümleler
– The doctor diagnosed the patient with HIV, a serious and contagious virus that attacks the immune system.
(Doktor, hastanın bağışıklık sistemini hedef alan ciddi ve bulaşıcı bir virüs olan HIV ile enfekte olduğunu teşhis etti.)
– HIV can be transmitted through unprotected sexual contact, sharing needles, or from mother to child during pregnancy, childbirth, or breastfeeding.
(HIV, korunmasız cinsel ilişki, iğne paylaşımı veya hamilelik, doğum ve emzirme sırasında anneden çocuğa bulaşabilir.)
– Early detection and proper treatment with antiretroviral therapy can help HIV-positive individuals maintain a healthy lifestyle.
(Erken teşhis ve uygun antiretroviral tedavi, HIV pozitif bireylerin sağlıklı bir yaşam sürdürmelerine yardımcı olabilir.)
– Stigma and discrimination against people living with HIV/AIDS remain a significant challenge in many parts of the world.
(HIV/AIDS hastalarına yönelik damgalama ve ayrımcılık, dünyanın birçok bölgesinde hala önemli bir sorun olmaya devam ediyor.)
– Researchers are continuously working on developing more effective treatments and a potential vaccine to combat the HIV/AIDS pandemic.
(Araştırmacılar, HIV/AIDS salgınıyla mücadele etmek için daha etkili tedaviler ve potansiyel bir aşı geliştirmeye sürekli çalışıyor.)
HIV ile İlgili İngilizce Kelimeler
– Virus (virüs)
– Immune system (bağışıklık sistemi)
– Infection (enfeksiyon)
– Transmission (bulaşma)
– Antiretroviral (antiretroviral)
– Pandemic (salgın)
– Stigma (damgalama)
– Discrimination (ayrımcılık)
– Vaccine (aşı)
– Opportunistic infection (fırsatçı enfeksiyon)
Örnek Cümleler:
– The HIV virus attacks the body’s immune system, making it harder to fight off infections.
(HIV virüsü vücudun bağışıklık sistemini hedef alır, enfeksiyonlarla mücadele etmeyi zorlaştırır.)
– Antiretroviral drugs can help control the spread of HIV and improve the quality of life for those living with the virus.
(Antiretroviral ilaçlar, HIV’in yayılmasını kontrol etmeye ve virüsle yaşayanların yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir.)
– Stigma and discrimination against people with HIV/AIDS can prevent them from seeking the medical care and support they need.
(HIV/AIDS hastalarına yönelik damgalama ve ayrımcılık, onların ihtiyaç duydukları tıbbi bakım ve desteği aramalarını engelleyebilir.)
HIV Sözcüğünün Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları
Eş Anlamlılar:
– Human Immunodeficiency Virus (insan bağışıklık yetmezliği virüsü)
– Retrovirus (retrovirüs)
– AIDS virus (AIDS virüsü)
Zıt Anlamlılar:
– Health (sağlık)
– Immunity (bağışıklık)
– Resistance (direnç)
Örnek Cümleler:
– While there is still no cure for HIV, advancements in antiretroviral therapy have transformed it from a death sentence to a manageable chronic condition.
(HIV için hala bir tedavi yöntemi bulunmamasına rağmen, antiretroviral tedavideki ilerlemeler, onu ölüm fermanından kronik bir hastalığa dönüştürdü.)
– Researchers are racing to develop an effective HIV vaccine that could provide long-lasting immunity and stop the spread of the virus.
(Araştırmacılar, virüsün yayılmasını durduracak ve uzun süreli bağışıklık sağlayacak etkili bir HIV aşısı geliştirmek için yarışıyor.)
– HIV attacks the body’s resistance, leaving it vulnerable to a host of opportunistic infections that can be life-threatening for those living with the virus.
(HIV, vücudun direncini zayıflatır, virüsle yaşayanları hayatı tehdit eden fırsatçı enfeksiyonlara karşı savunmasız bırakır.)