Hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok ingilizce, Hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok ingilizcesi nedir, İngilizce hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok nasıl denir


Hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok – “No, I don’t have a sexually transmitted disease”

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “Hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok” ifadesinin İngilizce karşılığını ve kullanımını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Bu ifade oldukça önemli ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan bir ifadedir, bu nedenle İngilizcesini iyi öğrenmek önemlidir.

İfadenin İngilizce karşılığı “No, I don’t have a sexually transmitted disease” şeklindedir. Telaffuzu ise /noʊ, aɪ doʊnt hæv ə ˈsɛkʃəli trænzˈmɪtɪd dɪˈziːz/ şeklindedir.

Bu ifade, kişinin kendisinde herhangi bir cinsel yolla bulaşan hastalık olmadığını belirtmek için kullanılır. Genellikle tıbbi muayene, sağlık kontrolü veya cinsel ilişki öncesi sorulabilen bir soruya verilen cevaptır.

İfadenin Dilbilgisi Yapısı ve Kullanımı

Bu ifade olumsuz bir cümle yapısındadır. “No” olumsuzluk edatı ile başlar, ardından kişisel zamir olan “I” gelir. Daha sonra yardımcı fiil “don’t” ve ana fiil “have” gelerek cümle tamamlanır. “a sexually transmitted disease” ise cinsel yolla bulaşan hastalığı tanımlayan isim tamlamasıdır.

Örnek cümleler:
– No, I don’t have a sexually transmitted disease. (Hayır, cinsel yolla bulaşan bir hastalığım yok.)
– When the doctor asked, I told him, “No, I don’t have a sexually transmitted disease.” (Doktor sorduğunda, ona “Hayır, cinsel yolla bulaşan bir hastalığım yok” dedim.)
– She was worried about getting a sexually transmitted disease, but I assured her, “No, I don’t have one.” (Cinsel yolla bulaşan bir hastalık kapma konusunda endişelenmişti, ama ona “Hayır, böyle bir hastalığım yok” diye güvence verdim.)

İlgili Kelimeler ve Kullanımları

Bu ifadeyle ilgili bazı önemli kelimeler ve kullanımları şunlardır:

– Sexually transmitted disease (Cinsel yolla bulaşan hastalık): HIV/AIDS, genital herpes, klamidya, gonore gibi cinsel ilişki yoluyla bulaşabilen hastalıkları tanımlar.
Örnek: She was diagnosed with a sexually transmitted disease and had to undergo treatment. (Cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalandı ve tedavi olmak zorunda kaldı.)

– Infection (Enfeksiyon): Hastalık yapıcı mikroorganizmaların vücuda girmesi ve çoğalmasıyla oluşan sağlık problemi.
Örnek: He was worried about the possibility of a sexually transmitted infection. (Cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon kapma ihtimalinden endişeleniyordu.)

– Contagious (Bulaşıcı): Hastalığın başkalarına kolayca geçebilme özelliği.
Örnek: Sexually transmitted diseases are highly contagious and require immediate treatment. (Cinsel yolla bulaşan hastalıklar oldukça bulaşıcıdır ve hemen tedavi edilmesi gerekir.)

– Unprotected sex (Korunmasız cinsel ilişki): Herhangi bir doğum kontrol yöntemi veya koruyucu kullanılmadan gerçekleştirilen cinsel ilişki.
Örnek: Unprotected sex increases the risk of contracting a sexually transmitted disease. (Korunmasız cinsel ilişki, cinsel yolla bulaşan hastalık kapma riskini artırır.)

Sevgili öğrenciler, umarım “Hayır, cinsel yolla bulaşan hastalığım yok” ifadesinin İngilizce kullanımı ve örnekleri hakkında detaylı bilgi sahibi oldunuz. Herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin. Sağlıklı ve güvenli bir cinsel hayat dileğiyle!