Haşlamak ingilizce, Haşlamanın ingilizcesi nedir, İngilizce haşlamak nasıl denir


Haşlamak İngilizcesi: To Boil

İngilizcede “haşlamak” kelimesinin karşılığı “to boil” olarak kullanılır. Bir yiyeceği sıcak suda pişirmek anlamına gelen “to boil” fiili, yemek pişirme işlemlerinde sıklıkla karşımıza çıkar. Örneğin, sebzeleri, makarnayı, yumurtayı veya et parçalarını sıcak suda haşlayarak pişirmek için “to boil” fiili kullanılır.

“To boil” fiili, sıvının yüksek ısıda kaynaması anlamına gelir. Kaynama noktasına ulaşan su veya başka bir sıvı, kabarcıklar oluşturarak hızlı bir şekilde buharlaşmaya başlar. Bu nedenle, “to boil” kelimesi pişirme işlemi sırasında sıvının kaynadığını ifade etmek için kullanılır.

İngilizce Cümle Örnekleri

Aşağıdaki cümlelerde “to boil” fiili farklı bağlamlarda kullanılmıştır:

1. Can you please boil some water for my tea?
(Lütfen çayım için biraz su kaynatabilir misin?)

2. The chef boiled the eggs for exactly 7 minutes.
(Şef yumurtaları tam 7 dakika haşladı.)

3. Make sure to boil the pasta for 10-12 minutes until it’s al dente.
(Makarnayı al dente kıvamına gelene kadar 10-12 dakika haşladığınızdan emin olun.)

4. The pot of water started to boil, so I turned down the heat.
(Tenceredeki su kaynamaya başladı, bu yüzden ateşi kıstım.)

5. Boiling vegetables is a healthy way to cook them without adding too much fat.
(Sebzeleri haşlamak, onlara çok yağ eklemeden sağlıklı bir pişirme yöntemidir.)

Haşlamak İle İlgili İngilizce Kelimeler

Haşlama işlemiyle ilgili İngilizce kullanılan bazı kelimeler şunlardır:

– Boil (v.) – Haşlamak, kaynatmak
– Boiling (adj.) – Kaynayan, haşlanan
– Boiler (n.) – Kazan, su ısıtıcısı
– Boiling point (n.) – Kaynama noktası
– Simmer (v.) – Kısık ateşte pişirmek, hafifçe kaynamak
– Poach (v.) – Hafif haşlamak (özellikle yumurta için kullanılır)
– Blanch (v.) – Haşlayarak soyma/pişirme işlemi

Bu kelimeler, haşlama işlemiyle ilgili farklı durumları ve teknikleri ifade etmek için kullanılır. Örneğin:

– The chef simmered the soup on low heat for an hour to develop the flavors.
(Şef, lezzetleri geliştirmek için çorbayı bir saat kısık ateşte pişirdi.)

– I like to blanch the green beans before sautéing them to help them retain their color and crispness.
(Yeşil fasulyeyi soteleştirmeden önce haşlayarak rengini ve kıtırlığını korumayı seviyorum.)

– Poached eggs are a healthy breakfast option because they are cooked without added fat.
(Haşlanmış yumurtalar, yağ eklenmeden pişirildiği için sağlıklı bir kahvaltı seçeneğidir.)

Haşlamak İçin Eş Anlamlı ve Zıt Anlamlı Kelimeler

“To boil” fiilinin eş anlamlıları:
– To cook in boiling water
– To cook at the boiling point
– To heat to the boiling temperature

“To boil” fiilinin zıt anlamlıları:
– To simmer (kısık ateşte pişirmek)
– To poach (hafif haşlamak)
– To steam (buharla pişirmek)
– To sauté (soteleştirmek)
– To fry (kızartmak)

Örneğin:

– Instead of boiling the vegetables, I decided to steam them to preserve more of their nutrients.
(Sebzeleri haşlamak yerine, besin değerlerini korumak için buharla pişirmeye karar verdim.)

– The chef poached the eggs instead of boiling them for a softer, creamier texture.
(Şef, daha yumuşak ve krema kıvamında bir sonuç elde etmek için yumurtaları haşlamak yerine hafif haşladı.)

İşte “haşlamak” kelimesinin İngilizce kullanımı, anlamı ve örnekleri hakkında detaylı bilgiler. Umarım bu açıklamalar size yardımcı olmuştur. Herhangi bir sorunuz varsa lütfen sormaktan çekinmeyin.