Felç İngilizcesi: “Paralysis” veya “Palsy”
Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “felç” kelimesinin İngilizce karşılığını ve kullanımını inceleyeceğiz. İngilizce’de “felç” için iki temel kelime kullanılır: “paralysis” ve “palsy”.
“Paralysis” kelimesi, kasların tam olarak hareket edememesi veya çalışamaması durumunu ifade eder. Örneğin, inme (stroke) sonrası vücudun bir kısmında görülen hareket kaybı “paralysis” olarak adlandırılır.
“Palsy” ise, kasların düzensiz ve kontrolsüz hareketleri anlamına gelir. Örneğin, serebral palsi (cerebral palsy) hastalığında görülen istemsiz kas hareketleri “palsy” olarak tanımlanır.
Her iki kelime de felç durumunu ifade etmekle birlikte, aralarındaki fark kasların hareket yeteneğindeki farklılıklardır. “Paralysis” tam bir hareket kaybını, “palsy” ise kontrolsüz ve düzensiz hareketleri tanımlar.
Felç Kelimesinin İngilizce Kullanımı
İngilizce’de “felç” kelimesini içeren bazı örnek cümleler şöyledir:
– She suffered a stroke that left her with paralysis down the left side of her body. (Sağ tarafında felç yaşadı.)
– The patient has been diagnosed with Bell’s palsy, which causes facial paralysis. (Hastaya Bell felci teşhisi konuldu, yüz felcine neden oluyor.)
– Polio is a disease that can cause paralysis in the legs. (Çocuk felci bacaklarda felce neden olabilen bir hastalıktır.)
– The car accident left the victim with partial paralysis in his arms. (Kaza kurbanının kollarında kısmi felç oluştu.)
– Cerebral palsy is a neurological disorder that affects muscle control and movement. (Serebral palsi kas kontrolünü ve hareketleri etkileyen nörolojik bir bozukluktur.)
Gördüğünüz gibi, “paralysis” ve “palsy” kelimeleri felç durumunu ifade etmek için yaygın olarak kullanılıyor. Cümlelerde de görüldüğü üzere, felç çeşitli nedenlerle (hastalık, kaza vb.) ortaya çıkabiliyor ve vücudun farklı bölgelerini etkileyebiliyor.
Felç ile İlgili Diğer İngilizce Kelimeler
“Felç” kavramıyla ilişkili diğer İngilizce kelimeler şunlardır:
– Paralyzed (felçli, felç geçirmiş)
Örnek: The accident left him paralyzed from the waist down. (Kaza onun belden aşağısını felç etti.)
– Paralyze (felç geçirmek, felç etmek)
Örnek: The venom from the snake’s bite paralyzed his entire body. (Yılanın ısırığındaki zehir tüm vücudunu felç etti.)
– Paralysis (felç, hareket kaybı)
Örnek: After the surgery, he experienced temporary paralysis in his left arm. (Ameliyattan sonra sol kolunda geçici felç yaşadı.)
– Palsied (felçli)
Örnek: The elderly man’s palsied hands made it difficult for him to hold a pen. (Yaşlı adamın felçli elleri kalem tutmasını zorlaştırıyordu.)
– Palsy (felç, kontrolsüz kas hareketleri)
Örnek: The child was diagnosed with cerebral palsy, a neurological disorder affecting muscle control. (Çocuğa serebral palsi, kas kontrolünü etkileyen nörolojik bir bozukluk, teşhisi konuldu.)
Bu kelimeler, felç durumunu ve etkilerini farklı açılardan tanımlamak için kullanılır. Örneklerde de görüldüğü gibi, felç çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir ve vücudun farklı bölgelerini etkileyebilir.
İngilizce’de “Felç” Kelimesinin Zıt Anlamlıları
“Felç” kelimesinin zıt anlamlıları ise şunlardır:
– Able-bodied (sağlıklı, engelsiz)
Örnek: Despite his disability, he leads a very active able-bodied lifestyle. (Engeline rağmen son derece aktif, engelsiz bir yaşam sürüyor.)
– Mobile (hareketli, hareket edebilen)
Örnek: After months of physical therapy, the patient regained mobility and was able to walk again. (Aylarca süren fizik tedavi sonrasında hasta hareketliliğini geri kazandı ve yeniden yürüyebildi.)
– Ambulatory (yürüyebilen)
Örnek: The doctor recommended the use of a wheelchair for the non-ambulatory patient. (Doktor, hareket edemeyen hasta için tekerlekli sandalye kullanımını önerdi.)
Görüldüğü üzere, “felç” kelimesinin zıt anlamlıları hareket kabiliyeti, sağlıklı olma ve engelsizlik durumlarını ifade etmektedir. Felçli bireylerin sağlıklı ve hareketli olabilmeleri için çeşitli tedavi ve rehabilitasyon yöntemleri uygulanmaktadır.
İngilizce’de “felç” kavramını anlamak ve doğru kullanmak, özellikle sağlık alanındaki iletişimde oldukça önemlidir. Umarım bu açıklamalar size yardımcı olmuştur. Eğer başka sorularınız varsa, lütfen sormaktan çekinmeyin.