Etrafında ingilizce, Etrafındanın ingilizcesi nedir, İngilizce etrafında nasıl denir


Etrafında İngilizce Nedir?

Etrafında İngilizce, günlük hayatımızda karşılaştığımız İngilizce kelimeleri, ifadeleri ve kullanımları ifade eder. İngilizce, dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri olduğu için, çevremizde sıklıkla İngilizce öğelere rastlarız. Bunlar reklamlar, tabelalar, markalar, müzik, filmler, teknoloji ürünleri ve daha birçok alanda karşımıza çıkar.

Etrafında İngilizce kavramı, aslında İngilizce’nin küreselleşen dünyamızda ne kadar yaygın ve baskın olduğunu gösterir. İngilizce artık sadece İngilizce konuşulan ülkelerde değil, dünyanın her yerinde karşımıza çıkan bir dildir. Özellikle teknoloji, iş dünyası, eğlence ve medya gibi alanlarda İngilizce kullanımı oldukça yaygındır.

Etrafındanın İngilizcesi Nedir?

Etrafındanın İngilizcesi “around” kelimesidir. Bu kelime, bir şeyin çevresinde, etrafında olduğunu ifade eder. Örneğin:

– There are many shops around the town square. (Şehir meydanının etrafında birçok dükkân var.)
– The audience was sitting around the stage. (Seyirciler sahnenin etrafına oturmuştu.)
– I like to go for a walk around the park in the evenings. (Akşamları parkın etrafında yürüyüş yapmayı severim.)

“Around” kelimesi, bir şeyin çevresinde, etrafında olduğunu belirtmek için kullanılır. Ayrıca “around” kelimesi, yaklaşık, civarında anlamlarında da kullanılabilir:

– The concert starts around 8 pm. (Konser yaklaşık saat 8’de başlıyor.)
– There are around 50 people in the room. (Odada yaklaşık 50 kişi var.)

İngilizce’de “Etrafında” Nasıl Denir?

İngilizce’de “etrafında” kelimesi için birkaç farklı kullanım vardır:

1. Around: Bir nesnenin, kişinin veya yerin çevresinde anlamında kullanılır.
Örnek: The trees are planted around the park. (Ağaçlar parkın etrafına dikilmiş.)

2. Surrounding: Bir şeyi çevreleyen, etrafını saran anlamında kullanılır.
Örnek: The surrounding mountains provide a beautiful backdrop. (Etrafındaki dağlar güzel bir arka plan oluşturuyor.)

3. Encompassing: Bir şeyi tamamen kuşatan, içine alan anlamında kullanılır.
Örnek: The city’s encompassing walls date back to the 15th century. (Şehrin etrafındaki surlar 15. yüzyıla dayanıyor.)

4. Encircling: Bir şeyi çember şeklinde çevreleyen anlamında kullanılır.
Örnek: The encircling mountains protect the valley from harsh winds. (Etrafındaki dağlar vadinin sert rüzgarlardan koruyor.)

Bu farklı kelimeler, “etrafında” anlamını vermek için kullanılabilir. Bağlama göre en uygun kelime seçilmelidir.

İngilizce’de “Etrafında” Kavramı Örnekleri

Etrafımızda sıklıkla karşılaştığımız İngilizce örnekleri şunlardır:

1. Advertisements around the city: Şehrin etrafındaki reklamlar
2. Signs in English at the airport: Havaalanındaki İngilizce tabelalar
3. English music playing in the cafe: Kafedeki İngilizce müzik
4. Brand names on clothing and products: Giysilerdeki ve ürünlerdeki İngilizce marka isimleri
5. English instructions on electronic devices: Elektronik cihazlardaki İngilizce talimatlar
6. English words used in daily conversations: Günlük konuşmalardaki İngilizce kelimeler
7. English headlines in newspapers and magazines: Gazete ve dergilerdeki İngilizce başlıklar
8. English signage in public spaces: Kamusal alanlardaki İngilizce tabelalar
9. English language classes and courses: İngilizce dil kursları ve eğitimleri
10. English books, movies, and TV shows: İngilizce kitaplar, filmler ve TV programları

Görüldüğü gibi, etrafımızda İngilizce öğelere sıklıkla rastlamaktayız. Bu durum, İngilizce’nin günümüzde ne kadar yaygın ve etkili bir dil olduğunu göstermektedir.

Etrafında İngilizce Kelime ve Cümle Örnekleri

Etrafında İngilizce kavramına dair bazı kelime ve cümle örnekleri şunlardır:

Kelimeler:
– Around
– Surrounding
– Encompassing
– Encircling
– Global
– Widespread
– Prevalent
– Pervasive

Cümleler:
– The advertisements around the shopping mall are all in English.
– The English language is surrounding us in our daily lives.
– The encompassing presence of English in the digital world is undeniable.
– The encircling mountains create a picturesque backdrop for the village.
– English has become a global language, prevalent in many aspects of our lives.
– The widespread use of English in international business is a testament to its importance.
– The pervasive influence of English can be seen in the music, movies, and media we consume.
– As I walk down the street, I’m constantly surrounded by English signage and branding.
– The English language has become so ingrained in our culture that it’s almost inescapable.
– Wherever I go, I find myself immersed in an environment where English is the dominant language.

Bu örnekler, etrafında İngilizce kavramının çeşitli kullanımlarını ve bağlamlarını göstermektedir. İngilizce’nin günümüzde ne kadar yaygın ve etkili bir dil olduğu açıkça görülmektedir.