Glove – Eldiven

Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle “glove” kelimesini inceleyeceğiz. “Glove” kelimesi İngilizcede “eldiven” anlamına geliyor. Peki, “glove” kelimesinin telaffuzu, anlamı, kullanımı ve dilbilgisi yapıları hakkında neler biliyoruz? Hadi birlikte öğrenelim!

Glove Kelimesinin Telaffuzu

“Glove” kelimesinin telaffuzu /glʌv/ şeklindedir. Kelimenin ilk hecesindeki “g” sesi “g” gibi okunurken, ikinci hecedeki “o” sesi “ʌ” (a) gibi okunur. Kelimenin sonundaki “e” harfi sessizdir.

Glove Kelimesinin Anlamı ve Kullanımı

“Glove” kelimesi, elleri soğuktan, sıcaktan, yaralanmadan veya kirden korumak amacıyla giyilen bir giysi parçasıdır. Ellerimizi korumak için kullandığımız eldivenler, “glove” kelimesi ile ifade edilir. Örneğin;

– I need to wear gloves when I’m working in the garden to protect my hands.
(Bahçede çalışırken ellerimi korumak için eldiven giymem gerekiyor.)

– The hockey player wore thick gloves to keep his hands warm on the ice.
(Buz hokeyi oyuncusu, ellerini soğuktan korumak için kalın eldivenler giydi.)

– She always wears gardening gloves when she’s pulling weeds.
(Yabani otları çıkarırken her zaman bahçe eldivenleri giyer.)

Görüldüğü gibi “glove” kelimesi, ellerimizi korumak için giydiğimiz her türlü eldiven için kullanılır.

Glove Kelimesinin Dilbilgisi Yapıları

“Glove” kelimesi İngilizcede hem tekil hem de çoğul olarak kullanılabilir:

Tekil kullanım: a glove, the glove
Çoğul kullanım: gloves, the gloves

Örneğin;

– I lost one of my gloves. (Eldivenlerimden birini kaybettim.)
– The gardener wore thick cotton gloves. (Bahçıvan kalın pamuklu eldivenler giydi.)
– She bought a new pair of gloves. (Yeni bir çift eldiven satın aldı.)
– These gloves are too small for my hands. (Bu eldivenler ellerim için çok küçük.)

Görüldüğü gibi “glove” kelimesi hem tekil hem de çoğul olarak kullanılabiliyor.

Sevgili öğrenciler, “glove” kelimesinin telaffuzu, anlamı, kullanımı ve dilbilgisi yapılarını öğrendiğimize göre, şimdi de bazı günlük hayattan örnekler verelim:

– I always wear gloves when I’m washing the dishes to protect my hands from the hot water.
(Ellerimi sıcak sudan korumak için bulaşık yıkarken her zaman eldiven giyerim.)

– The construction worker wore thick leather gloves to protect his hands from getting injured.
(İnşaat işçisi ellerini yaralanmadan korumak için kalın deri eldivenler giydi.)

– On a cold winter day, I put on my warm wool gloves before going outside.
(Soğuk bir kış gününde dışarı çıkmadan önce sıcak yün eldivenlerimi giyerim.)

– The surgeon wore sterile gloves during the operation to prevent the spread of germs.
(Cerrah, mikroplara karşı korunmak için ameliyat sırasında steril eldivenler giydi.)

Gördüğünüz gibi “glove” kelimesi, ellerimizi korumak için kullandığımız her türlü eldiven için kullanılıyor. Umarım bu bilgiler sizlere faydalı olmuştur. Eğer daha fazla soru ya da açıklamaya ihtiyacınız varsa, lütfen benimle paylaşın.