İngilizce’de “El” Kavramı: Anlamı, Kullanımı ve Örnekler
İngilizce’de “el” kavramı, vücudumuzun son derece önemli ve işlevsel bir parçasını ifade eder. Günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız bu beden organı, İngilizce’de “hand” olarak adlandırılır. Peki, “el” kavramı İngilizce’de nasıl kullanılır ve hangi anlamlara gelebilir? Hadi birlikte inceleyelim.
İngilizce’de “hand” kelimesi, temel anlamıyla avuç içi, parmaklar ve el bileğinden oluşan vücut organını ifade eder. Örneğin, “I use my hands to write and type” cümlesi, “Yazmak ve yazmak için ellerimi kullanırım” anlamına gelir.
Ayrıca “hand” kelimesi, çeşitli deyimsel kullanımlarda da karşımıza çıkar. Örneğin, “to lend a hand” deyimi, “yardım etmek” anlamına gelir. Yani “I’ll lend a hand with the dishes” cümlesi, “Bulaşıkları temizlemede yardım edeceğim” demektir.
İngilizce’de “El” ile İlgili Kelime ve Deyimler
İngilizce’de “el” kavramı, pek çok farklı kelime ve deyimde karşımıza çıkar. Bunlardan bazıları şunlardır:
– Handyman: El işlerinde becerikli kişi
– Handful: Avuç dolusu, bol miktarda
– Hands off: Dokunma, elini çek
– Hands-on: Uygulamalı, pratik
– Handshake: El sıkışma
– Sleight of hand: Maharetle gizleme, sihirbazlık
Bu kelime ve deyimlerin Türkçe karşılıkları ve örnek cümleleri şöyledir:
– Handyman: “The handyman fixed the leaky faucet in no time.” (Tamirci, musluktan akan suyu kısa sürede onardı.)
– Handful: “I took a handful of popcorn from the bowl.” (Kaseden avuç dolusu patlamış mısır aldım.)
– Hands off: “Keep your hands off my sandwich!” (Sandviçime dokunma!)
– Hands-on: “The workshop will have a hands-on component where you can practice the techniques.” (Atölyede teknikleri uygulama fırsatınız olacak.)
– Handshake: “They sealed the deal with a firm handshake.” (Anlaşmayı sıkı bir el sıkışmayla mühürlediler.)
– Sleight of hand: “The magician used sleight of hand to make the coin disappear.” (Sihirbaz, madeni parayı maharetle gizledi.)
“El” Kavramının Zıt ve Eş Anlamlıları
İngilizce’de “el” kavramının bazı zıt ve eş anlamlı kelimeleri de vardır:
Zıt Anlamlılar:
– Foot (ayak)
– Arm (kol)
Eş Anlamlılar:
– Palm (avuç içi)
– Mitt (eldiven)
– Paw (pençe)
Örnek cümleler:
– “I used my foot to push the door open.” (Kapıyı açmak için ayağımı kullandım.)
– “She had a strong grip, shaking my hand firmly.” (Sıkı bir el sıkışmayla elimi sıktı.)
– “The baseball player caught the ball with his mitt.” (Beyzbol oyuncusu topu eldivenle yakaladı.)
Gördüğünüz gibi, “el” kavramı İngilizce’de oldukça önemli ve sık kullanılan bir kelimedir. Hem temel anlamıyla hem de çeşitli deyimsel kullanımlarıyla karşımıza çıkar. Umarım bu bilgiler “el” konusunda sizi aydınlatmıştır. Herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin!