İngilizce’de Dolap Nasıl Denir?
İngilizce’de “dolap” kelimesinin karşılığı olarak birkaç farklı kelime kullanılmaktadır. Bunlar arasında en sık kullanılanlar “cabinet”, “wardrobe” ve “closet” kelimeleridir. Her birinin kendine özgü anlamı ve kullanım alanı bulunmaktadır. Gelin hep birlikte bu kelimelerin ne anlama geldiğini ve nasıl kullanıldığını inceleyelim.
Cabinet (Kabunet)
Cabinet, mobilya olarak kullanılan ve içerisinde eşyaların saklandığı bir tür dolaptır. Genellikle mutfaklarda bulunan üst ve alt dolap bölümlerini ifade etmek için “kitchen cabinets” (mutfak dolapları) tabiri kullanılır. Bunun dışında ofislerde, banyolarda veya oturma odalarında da çeşitli amaçlarla kullanılan dolaplar için “cabinet” kelimesi tercih edilir. Örneğin; “bathroom cabinet” (banyo dolabı), “office cabinet” (ofis dolabı) gibi.
Bir cümle örneği verecek olursak: “The kitchen cabinets are made of solid oak and have glass doors.” (Mutfak dolapları sağlam meşe ağacından yapılmış ve cam kapılıdır.)
Wardrobe (Vordrop)
Wardrobe, giysilerin ve diğer kişisel eşyaların muhafaza edildiği, genellikle yatak odalarında bulunan büyük dolaplardır. Hem tek başına bir mobilya olarak kullanılabilir, hem de duvara monte edilen dolap sistemlerinin bir parçası olabilir. Gardırop olarak da adlandırılan bu dolap türü, çok bölmeli ve çok kapılı olabileceği gibi tek kapılı basit modelleri de mevcuttur.
Örnek bir cümle: “I need to buy a new wardrobe, the one I have is too small for all my clothes.” (Yeni bir gardırop almam gerekiyor, sahip olduğum çok küçük bütün kıyafetlerim için.)
Closet (Klozet)
Closet, genellikle yatak odalarında bulunan, kıyafetlerin ve diğer eşyaların saklandığı dolap türüdür. Wardrobe’den farkı daha küçük ve basit bir yapıya sahip olmasıdır. Ayrıca dolap bölmelerinin yanı sıra açık raf sistemleri de içerebilir.
Örnek bir kullanım: “I keep all my shoes in the closet next to my bed.” (Bütün ayakkabılarımı yatağımın yanındaki dolaba koyuyorum.)
Özetle, “cabinet” daha çok mutfak ve ofis mobilyası olarak, “wardrobe” yatak odalarındaki büyük gardırop tipi dolap için, “closet” ise daha küçük ve basit yapılı yatak odası dolapları için kullanılan kelimelerdir. Günlük hayatta sıklıkla karşılaşacağınız bu dolap türlerini İngilizce olarak doğru şekilde ifade edebilmeniz için bu bilgileri iyi kavramanız önemlidir.
Dolabınızla ilgili İngilizce cümleler kurmak isterseniz şu örnekleri kullanabilirsiniz:
– “I keep my books and photo frames in the cabinet in the living room.” (Kitaplarımı ve fotoğraf çerçevelerimi oturma odasındaki dolaba koyuyorum.)
– “My new wardrobe has three doors and lots of shelves inside.” (Yeni gardırobumun üç kapısı ve içinde çok fazla rafı var.)
– “I hung all my shirts and pants in the closet this morning.” (Bu sabah bütün gömleklerimi ve pantolonlarımı dolaba astım.)
Umarım bu bilgiler sizin için faydalı olmuştur. İngilizce’de dolap kelimesinin kullanımı hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz, bana sormaktan çekinmeyin. İyi çalışmalar!