Dereceye girmek ingilizce, Dereceye girmenin ingilizcesi nedir, İngilizce dereceye girmek nasıl denir


Dereceye Girmek – To Place/Finish in a Ranking

Sevgili öğrenciler, bugün sizlere “dereceye girmek” ifadesinin İngilizcedeki karşılığı ve kullanımı hakkında ayrıntılı bilgiler vereceğim. Bu önemli kelime ve yapının doğru anlaşılması ve kullanılması için elimden geleni yapacağım.

“Dereceye girmek” İngilizcede “to place/finish in a ranking” olarak ifade edilir. Yani bir yarışma, sınav veya etkinlikte belirli bir derece elde etmek anlamına gelir. Örneğin bir spor müsabakasında birinci, ikinci veya üçüncü olmak “dereceye girmek” olarak adlandırılır.

Dereceye Girmenin İngilizcesi Nedir?

“Dereceye girmek” ifadesinin İngilizcesi “to place/finish in a ranking” şeklindedir. Burada “to place” veya “to finish” fiilleri kullanılarak kişinin ya da takımın yarışmada elde ettiği derece belirtilir.

Örnek cümleler:
– She placed 3rd in the marathon. (Maratonda 3. oldu.)
– The team finished in 2nd place in the tournament. (Takım turnuvada 2. oldu.)
– He placed 1st in the chess competition. (Satranç yarışmasında 1. oldu.)

İngilizce Dereceye Girmek Nasıl Denir?

İngilizce’de “dereceye girmek” ifadesi yukarıda da belirttiğim gibi “to place/finish in a ranking” şeklinde kullanılır. Burada “to place” ve “to finish” fiilleri ile birlikte “in a ranking” ifadesi yer alır.

Örnek cümleler:
– She managed to place in the top 5 in the talent show. (Yetenek yarışmasında ilk 5’e girmeyi başardı.)
– The team finished in the medal positions at the championships. (Takım şampiyonada madalya derecesine girdi.)
– He placed among the winners in the writing contest. (Yazı yarışmasında kazananlar arasına girdi.)

Görüldüğü üzere “dereceye girmek” ifadesi İngilizcede çeşitli şekillerde kullanılabilir. Önemli olan kişinin ya da takımın yarışmada elde ettiği dereceyi doğru bir şekilde ifade etmektir.

Dereceye Girmekle İlgili İngilizce Kelimeler

Dereceye girmekle ilgili bazı önemli İngilizce kelimeler şunlardır:

– Rank (derece, sıra)
– Ranking (derecelendirme, sıralama)
– Placement (derece alma, sıralama)
– Position (konum, sıra)
– Finish (bitirmek, sonuçlanmak)
– Place (yer almak, derece almak)
– Medal (madalya)
– Winner (kazanan)
– Champion (şampiyon)

Bu kelimeleri içeren örnek cümleler:

– She achieved a high ranking in the competition. (Yarışmada yüksek bir dereceye ulaştı.)
– The team’s final placement was 3rd. (Takımın nihai derecesi 3.’lüktü.)
– He finished in the top 10 positions. (İlk 10 dereceye girdi.)
– The gold medalist was crowned the champion. (Altın madalya kazanan şampiyon ilan edildi.)

Dereceye Girmekle İlgili Eş Anlamlı ve Zıt Anlamlı Kelimeler

“Dereceye girmek” ifadesinin eş anlamlıları:
– To place
– To finish
– To rank
– To position oneself

“Dereceye girmek” ifadesinin zıt anlamlıları:
– To fail
– To lose
– To be eliminated
– To drop out

Örnek cümleler:
– She managed to place among the top finishers in the race. (Yarışta ilk bitirenlerin arasına girmeyi başardı.)
– The team failed to rank in the top 3. (Takım ilk 3’e giremedi.)
– He was eliminated in the semi-finals. (Yarı finalde elendi.)

Sevgili öğrenciler, umarım “dereceye girmek” ifadesinin İngilizcedeki kullanımı ve anlamı hakkında detaylı bilgiler edinmişsinizdir. Herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin. İyi çalışmalar!