Çocuk hastalıkları ingilizce, Çocuk hastalıklarının ingilizcesi nedir, İngilizce çocuk hastalıkları nasıl denir


Çocuk Hastalıklarının İngilizcesi Nedir?

Sevgili öğrenciler, bugün sizlere çocuk hastalıklarının İngilizce karşılıklarından bahsedeceğim. Çocukların sağlığı ve bakımı hepimiz için çok önemli bir konu. Peki, çocuk hastalıklarının İngilizce adları neler? Hadi birlikte öğrenelim!

Çocuk hastalıklarının İngilizcesi denilince akla ilk gelen kelimeler “pediatric diseases” veya “childhood illnesses” olabilir. Evet, bu iki ifade çocuk hastalıklarının İngilizce karşılıklarıdır. “Pediatric” kelimesi, çocuk sağlığı ve hastalıkları ile ilgilenen uzmanlık alanını, “childhood” ise çocukluk dönemini ifade eder. “Illness” ise hastalık anlamına gelir.

Dolayısıyla, “pediatric diseases” çocuk hastalıkları, “childhood illnesses” ise çocukluk dönemi hastalıkları anlamına gelir. Bu iki ifade, çocuk hastalıklarının İngilizce karşılıklarında sıklıkla kullanılır.

İngilizce Çocuk Hastalıkları Örnekleri

Peki, çocuk hastalıklarının İngilizcedeki örnekleri neler olabilir? Hadi birkaç örnek verelim:

– Measles (Kızamık)
– Chickenpox (Suçiçeği)
– Mumps (Kabakulak)
– Flu (Grip)
– Common Cold (Nezle)
– Ear Infection (Kulak Enfeksiyonu)
– Strep Throat (Boğaz Enfeksiyonu)
– Bronchitis (Bronşit)
– Asthma (Astım)
– Allergies (Alerjiler)

Gördüğünüz gibi, çocuklarda sık görülen hastalıkların İngilizce karşılıkları bunlar. Bunların yanı sıra, daha nadir görülen veya daha ciddi çocuk hastalıkları da bulunmaktadır. Örneğin; lösemi, down sendromu, otizm gibi. Ama temel olarak günlük hayatta karşılaşabileceğimiz çocuk hastalıklarının İngilizce adlarını öğrendik.

İngilizce Çocuk Hastalıkları Cümle Örnekleri

Şimdi de bu çocuk hastalıklarının İngilizcede nasıl kullanıldığına dair birkaç örnek cümle verelim:

– My daughter caught the chickenpox and had to stay home from school for a week. (Kızım suçiçeği kaptı ve okula gitmek zorunda kalmadı bir hafta.)

– The pediatrician diagnosed my son with strep throat and prescribed antibiotics. (Çocuk doktoru oğlumun boğaz enfeksiyonu olduğunu teşhis etti ve antibiyotik yazdı.)

– Seasonal allergies are very common in children, causing sneezing, runny nose, and itchy eyes. (Mevsimsel alerjiler çocuklarda çok yaygındır ve hapşırma, burun akıntısı ve kaşınan gözlere neden olur.)

– Asthma attacks can be frightening for children, making it hard for them to breathe properly. (Astım krizleri çocuklar için korkutucu olabilir, nefes almalarını zorlaştırır.)

– The flu is going around the school, and many students have had to stay home sick. (Grip okuldaki çocukların arasında yayılıyor ve birçok öğrenci hasta olup evde kalmak zorunda kaldı.)

Gördüğünüz gibi, çocuk hastalıklarının İngilizcedeki kullanımları oldukça yaygın. Öğrenciler, bu ifadeleri hem günlük konuşmalarda hem de sağlık alanındaki yazışmalarda sıklıkla karşılaşabilirler.

İlgili İngilizce Kelimeler ve Kullanımları

Çocuk hastalıkları ile ilgili bazı önemli İngilizce kelimeleri ve kullanımlarını inceleyelim:

– Pediatrician (Çocuk Doktoru): A medical doctor who specializes in the care of infants, children, and adolescents. (Bebek, çocuk ve ergen sağlığı ile uzmanlaşmış bir doktor.)
Örnek cümle: The pediatrician recommended that my child get the flu shot this year. (Çocuk doktoru, çocuğumun bu yıl grip aşısı olmasını önerdi.)

– Immunization (Aşılama): The process of making a person immune to an infectious disease, typically by administering a vaccine. (Bir kişiyi bir bulaşıcı hastalığa karşı bağışık hale getirme süreci, genellikle aşı uygulanarak.)
Örnek cümle: All children should receive their recommended immunizations to protect against serious diseases. (Tüm çocukların ciddi hastalıklara karşı korunması için önerilen aşıları olması gerekir.)

– Symptom (Belirti): A physical or mental feature that is regarded as indicating a condition of disease, particularly such a feature that the patient or doctor notices. (Hastalık durumunu gösteren fiziksel veya zihinsel bir özellik, özellikle hastanın veya doktorun fark ettiği bir özellik.)
Örnek cümle: The child had a high fever, sore throat, and headache – all common symptoms of the flu. (Çocuğun yüksek ateşi, boğaz ağrısı ve baş ağrısı vardı – bunlar grip belirtilerinin hepsi.)

– Contagious (Bulaşıcı): (Of a disease) capable of being transmitted from one person to another. (Bir hastalığın bir kişiden diğerine geçebilme özelliği.)
Örnek cümle: Chickenpox is a highly contagious illness, so infected children should stay home from school to avoid spreading it. (Suçiçeği çok bulaşıcı bir hastalıktır, bu yüzden enfekte olan çocukların onu başkalarına bulaştırmamak için evde kalmaları gerekir.)

Sevgili öğrenciler, çocuk hastalıklarının İngilizcesi hakkında önemli bilgiler edindik. Umarım bu bilgiler sizin için de faydalı olmuştur. Eğer herhangi bir sorunuz varsa, lütfen bana sorun. Birlikte öğrenmeye devam edelim!