Çizgi ingilizce, Çizginin ingilizcesi nedir, İngilizce çizgi nasıl denir


Çizgi’nin İngilizcesi: “Line”

Sevgili öğrenciler, bugün sizlere “çizgi” sözcüğünün İngilizce karşılığı olan “line” hakkında detaylı bilgiler vereceğim. “Line” sözcüğü İngilizcede çok yaygın kullanılan ve farklı anlamlarda karşımıza çıkan bir kelimedir. Gelin birlikte öğrenelim!

“Line” sözcüğü Türkçede “çizgi” anlamına gelir. Bir noktadan başlayıp bir noktada biten uzunluğa “line” denir. Örneğin, bir defterin kenarındaki çizgiler, bir resimde çizilen şekiller, bir yolun üzerindeki çizgiler hep “line” olarak adlandırılır.

Telaffuzu ve Dilbilgisi Yapısı

“Line” sözcüğünün telaffuzu /laɪn/ şeklindedir. İngilizcede tekil isim olarak kullanılır ve çoğul hali “lines” şeklindedir. Örneğin, “There are many lines on the paper.” cümlesinde “lines” çoğul kullanımına örnektir.

Farklı Kullanımları

“Line” sözcüğü İngilizcede sadece “çizgi” anlamında değil, farklı anlamlarda da kullanılabilir:

– Sıra anlamında: “There is a long line of people waiting to buy tickets.”
– Meslek, iş anlamında: “She works in the fashion line.”
– Ürün çeşidi anlamında: “This store carries a full line of sports equipment.”
– Telefon hattı anlamında: “I’m on the phone, can you call me back on this line?”
– Yazı tipi anlamında: “The text is written in a bold line.”

Görüldüğü gibi “line” sözcüğü çok yönlü bir kelimedir ve bağlama göre farklı anlamlarda kullanılabilir. Öğrencilerim, lütfen bu örnekleri dikkatle inceleyin ve “line” sözcüğünün farklı kullanımlarını kavrayın.

Örnek Cümleler

Şimdi de “line” sözcüğünü içeren bazı örnek cümleler inceleyelim:

1. The artist drew a straight line across the page.
(Sanatçı sayfanın üzerinde düz bir çizgi çizdi.)

2. There was a long line of customers waiting to check out at the store.
(Mağazada kasaya ödeme yapmak için uzun bir müşteri kuyruğu vardı.)

3. The company offers a wide line of products for the home.
(Şirket ev için geniş bir ürün yelpazesi sunuyor.)

4. The telephone line was busy, so I couldn’t get through.
(Telefon hattı meşguldü, bu yüzden ulaşamadım.)

5. The fashion designer is known for her bold lines and unique styles.
(Moda tasarımcısı cesur çizgileri ve benzersiz stilleriyle tanınıyor.)

Öğrencilerim, yukarıdaki cümlelerde “line” sözcüğünün farklı anlamlarda nasıl kullanıldığını inceledik. Umarım “line” sözcüğünün çeşitli kullanımlarını anlamakta zorlanmazsınız. Eğer herhangi bir sorunuz olursa lütfen sormaktan çekinmeyin.

Eş Anlamlılar ve Zıt Anlamlılar

“Line” sözcüğünün bazı eş anlamlıları şunlardır:

– Streak
– Stroke
– Bar
– Band

Örneğin, “There is a blue streak across the painting.” cümlesindeki “streak” sözcüğü “line” anlamında kullanılmıştır.

“Line” sözcüğünün zıt anlamlısı ise “curve” yani “eğri”dir. Örneğin, “The road has many curves, not straight lines.” cümlesinde “curve” sözcüğü “line”ın zıt anlamında kullanılmıştır.

Sevgili öğrenciler, “line” sözcüğünün İngilizcedeki kullanımları, anlamları ve örnek cümleleri hakkında detaylı bilgi sahibi oldunuz. Umarım bu bilgiler sizlere faydalı olmuştur. Eğer herhangi bir sorunuz varsa, lütfen çekinmeden sorun. Hep birlikte İngilizceyi daha iyi öğrenmeye devam edelim!