Cezve Almanca: “Die Kanne”
Sevgili öğrenciler, bugün sizlerle Almanca’da “cezve” kelimesinin karşılığı olan “die Kanne” hakkında konuşacağız. Cezve, Türk mutfağının vazgeçilmez pişirme gereçlerinden biridir. Peki, Almanca’da cezve nasıl ifade edilir? Gelin birlikte öğrenelim!
“Die Kanne” kelimesi Almanca’da “cezve” anlamına gelir. Kanne, genellikle sıvı içeceklerin demlenmesi veya servis edilmesi için kullanılan bir mutfak eşyasıdır. Türk çayının veya kahvenin hazırlanmasında kullanılan cezveye Almanca’da “die Kanne” denir.
Örnek Almanca cümleler:
– Ich koche gerade Tee in der Kanne. (Şu an çayı cezvede demliyorum.)
– Möchten Sie noch eine Tasse Kaffee aus der Kanne? (Cezveden daha bir fincan kahve ister misiniz?)
– Die Kanne ist aus Kupfer und hat einen langen Griff. (Cezve bakırdan yapılmış ve uzun bir sapı var.)
– Ich gieße den Tee aus der Kanne in die Tassen. (Çayı cezveden fincanlarınıza döküyorum.)
– Meine Oma benutzt immer die gleiche alte Kanne zum Kochen von Türkischem Tee. (Annenem her zaman Türk çayı demlemeye aynı eski cezveyi kullanır.)
Cezve ile İlgili Diğer Almanca Kelimeler
Cezve ile ilgili Almanca’da kullanabileceğiniz diğer kelimeler şunlardır:
– der Topf (tencere)
– der Kessel (kazan)
– der Kochtopf (pişirme tenceresı)
– das Gefäß (kap, kırık)
– das Behältnis (kap, konteyner)
Örnek Almanca cümleler:
– Ich stelle den Topf mit Wasser auf den Herd. (Suyu tencereye koyup ocağa koyuyorum.)
– Der Kessel pfeift, das Wasser ist zum Kochen. (Kazan ıslık çalıyor, su kaynamaya başladı.)
– Oma kocht den Tee immer in einem großen Kochtopf. (Annem çayı her zaman büyük bir pişirme tenceresinde demlıyor.)
– Das Gefäß ist aus Glas und sehr zerbrechlich. (Kap camdan yapılmış ve çok kırılgan.)
– Ich räume alle Behältnisse in den Schrank. (Tüm kapları dolaba kaldırıyorum.)
Cezve Almanca’da Eş Anlamlılar ve Zıt Anlamlılar
Cezve anlamına gelen “die Kanne” kelimesinin Almanca’daki eş anlamlıları şunlardır:
– der Kessel (kazan)
– der Topf (tencere)
– das Gefäß (kap)
Zıt anlamlıları ise şöyledir:
– die Tasse (fincan)
– das Glas (bardak)
– der Becher (kupa)
Örnek Almanca cümleler:
– Anstatt der Kanne können Sie auch einen Kessel zum Kochen des Tees verwenden. (Cezve yerine bir kazan da kullanabilirsiniz çay demlemek için.)
– Meine Oma hat eine sehr schöne, antike Kanne geerbt. (Annemin annesi çok güzel, eski bir cezve miras aldı.)
– Ich trinke meinen Kaffee lieber aus einer Tasse als aus einer Kanne. (Ben kahvemi daha çok fincantan içmeyi tercih ederim, cezveden değil.)
– Das Wasser kocht gerade in der Kanne auf dem Herd. (Su ocaktaki cezvede kaynamaya başladı.)
– Möchten Sie Ihren Tee lieber aus einem Glas oder einer Kanne trinken? (Çayınızı bir bardaktan mı, yoksa cezveden mi içmek istersiniz?)
Sevgili öğrenciler, umarım “cezve” kelimesinin Almanca karşılığı ve kullanımı hakkında daha iyi bir fikir sahibi oldunuz. Mutfakta Türk çayı veya kahvesi hazırlarken “die Kanne” kelimesini kullanmayı unutmayın. Sorularınız varsa lütfen bana danışmaktan çekinmeyin. Hepinize iyi dersler!