Do You Have a Vacant Room?

Merhaba öğrenciler! Bugün sizlere “Do you have a vacant room?” ifadesinin İngilizce karşılığı, anlamı ve kullanımı hakkında bilgi vereceğim. Bu ifade, günlük konuşmalarda sıklıkla kullanılan bir soru cümlesidir ve “Boş odanız var mı?” anlamına gelmektedir.

“Vacant” kelimesi, boş, kullanılmayan, meşgul olmayan anlamlarına gelir. “Room” ise oda anlamına gelir. Dolayısıyla “Do you have a vacant room?” sorusu, “Boş odanız var mı?” anlamına gelir.

Bu soru cümlesi, genellikle otel, pansiyon veya kiralık ev aramak isteyen kişiler tarafından kullanılır. Örneğin, bir otele giden bir kişi resepsiyonistten “Do you have a vacant room?” diye sorabilir. Veya bir kişi, arkadaşına boş bir odasının olup olmadığını sormak isterse “Do you have a vacant room?” diye sorar.

Örnek Cümleler

Gelin şimdi bu ifadenin kullanıldığı örnek cümlelere bakalım:

1. Excuse me, do you have a vacant room available for tonight?
(Özür dilerim, bu gece için boş bir odanız var mı?)

2. I’m looking for a place to stay. Do you have a vacant room I can rent?
(Kalmak için bir yer arıyorum. Kiralayabileceğim boş bir odanız var mı?)

3. The hotel was fully booked, so I had to ask if they had any vacant rooms.
(Otel tamamen doluydu, bu yüzden boş oda olup olmadığını sormak zorunda kaldım.)

4. As soon as I arrived, I went to the front desk and asked if they had a vacant room.
(Hemen varır varmaz resepsiyona gidip boş oda olup olmadığını sordum.)

5. Do you have a vacant room for two nights? I need a place to stay while I’m in town.
(İki gece için boş odanız var mı? Şehirde olduğum süre boyunca kalacak bir yer arıyorum.)

Gördüğünüz gibi, “Do you have a vacant room?” ifadesi, konaklama yerleri arayışında sıklıkla kullanılan bir soru cümlesidir.

İlgili Kelimeler ve Anlamları

Şimdi de “vacant” kelimesi ve bu kelimeyle ilgili diğer kelimeleri inceleyelim:

Vacant (sıfat): Boş, kullanılmayan, meşgul olmayan
– The office has been vacant for months. (Ofis aylardır boş.)
– The store has a vacant lot next to it. (Mağazanın yanında boş bir arsa var.)
– She has a vacant expression on her face. (Yüz ifadesi boş.)

Vacancy (isim): Boşluk, açık pozisyon, boş oda
– There is a vacancy in the accounting department. (Muhasebe bölümünde bir boş pozisyon var.)
– The hotel has several vacancies tonight. (Otelde bu gece birkaç boş oda var.)

Vacate (fiil): Boşaltmak, terk etmek
– The tenant has to vacate the apartment by the end of the month. (Kiracının ayın sonuna kadar evi boşaltması gerekiyor.)
– The office will be vacated for renovations next week. (Ofis, gelecek hafta için yenileme çalışmaları nedeniyle boşaltılacak.)

Umuyorum bu bilgiler size “Do you have a vacant room?” ifadesini daha iyi anlamanıza yardımcı olmuştur. Eğer başka sorularınız varsa, lütfen sormaktan çekinmeyin. İyi çalışmalar!