Biriktirmek: İngilizce Karşılığı ve Kullanımı
“Biriktirmek” Türkçe’de sıklıkla kullanılan bir kelimedir ve İngilizce’de “to save” veya “to accumulate” olarak karşılık bulur. Bu kelime, bir şeyi düzenli bir şekilde toplamak, saklamak ve arttırmak anlamına gelir. Günlük hayatımızda paralarımızı, eşyalarımızı veya bilgilerimizi biriktirmek için sıklıkla kullanırız.
İngilizce’de “to save” ve “to accumulate” kelimeleri “biriktirmek” anlamına gelir. Örneğin:
– I save money every month to buy a new car. (Her ay yeni bir araba almak için para biriktiriyorum.)
– She has been accumulating stamps for years. (Yıllardır pul biriktiriyor.)
“To save” kelimesi daha çok para biriktirmek anlamında kullanılırken, “to accumulate” daha geniş anlamda, herhangi bir şeyi toplamak veya biriktirmek için kullanılır.
Biriktirmenin İngilizce Kullanımı
İngilizce’de “biriktirmek” anlamındaki fiiller genellikle aşağıdaki kalıplarla kullanılır:
– to save (up) money/stamps/information etc.
– to accumulate wealth/knowledge/possessions etc.
– to collect stamps/coins/books etc.
Örnek cümleler:
– She saves a portion of her paycheck every month. (Maaşının bir kısmını her ay biriktiriyor.)
– He has accumulated a large collection of vintage cars over the years. (Yıllar içinde eski araba koleksiyonu biriktirdi.)
– The library has been collecting books on this topic for decades. (Kütüphane bu konu hakkındaki kitapları on yıllardır biriktiriyor.)
Biriktirmek ile İlgili Eş Anlamlı Kelimeler
“Biriktirmek” anlamına gelen diğer İngilizce kelimelere örnek olarak şunları verebiliriz:
– to hoard (birikmek, stoklamak)
– to stockpile (stoklamak, yığmak)
– to amass (toplamak, yığmak)
– to gather (toplamak, biriktirmek)
– to store (saklamak, depolamak)
Örnek cümleler:
– The squirrel hoards nuts for the winter. (Sincap kışa hazırlık olarak ceviz biriktiriyor.)
– The family stockpiled supplies before the hurricane hit. (Aile kasırga vurmadan önce malzeme stokladı.)
– The company has amassed a large inventory of products. (Şirket ürünlerinden büyük bir stok biriktirdi.)
– She gathers seashells whenever she goes to the beach. (Sahile gittiğinde deniz kabuklarını topluyor.)
– The warehouse stores large quantities of goods. (Depo büyük miktarlarda malları saklıyor.)
Biriktirmek ile İlgili Zıt Anlamlı Kelimeler
“Biriktirmek”in zıt anlamına gelen kelimeler ise şunlardır:
– to spend (harcamak)
– to consume (tüketmek)
– to deplete (tüketmek, azaltmak)
– to dispose of (atmak, elden çıkarmak)
– to discard (atmak, çöpe atmak)
Örnek cümleler:
– She spends her entire paycheck every month. (Maaşının tamamını her ay harcar.)
– The family consumed all the food supplies during the storm. (Aile fırtına sırasında tüm yiyecek stoklarını tüketti.)
– The mining company has depleted the natural resources in the area. (Madencilik şirketi bölgedeki doğal kaynakları tüketti.)
– They disposed of the old furniture when they moved to a new house. (Yeni eve taşındıklarında eski mobilyaları attılar.)
– The student discarded his notes after the exam. (Öğrenci sınavdan sonra notlarını çöpe attı.)
Görüldüğü gibi “biriktirmek” kelimesi İngilizce’de çeşitli şekillerde ifade edilebilir. Birikim yapmak, para, eşya veya bilgi toplamak anlamında kullanılan bu kelime, günlük hayatımızda sıklıkla karşımıza çıkar. İngilizce öğrenirken bu kelimenin farklı kullanımlarını ve eş/zıt anlamlılarını bilmek, dili daha iyi anlamanıza yardımcı olacaktır.