Beni Üzüyorsun – You Are Upsetting Me

“Beni üzüyorsun” ifadesi, birisinin hislerimizi incittiğini, bizi üzdüğünü veya rahatsız ettiğini belirtmek için kullanılan Türkçe bir deyimdir. İngilizcede buna karşılık gelen ifade “You are upsetting me” dir.

Telaffuzu: /ju ɑːr ʌpˈsetɪŋ mi/

Bu ifade, birisinin davranışlarının, sözlerinin veya tutumunun bizi olumsuz etkilediğini, bizi üzdüğünü veya rahatsız ettiğini dile getirmek için kullanılır. Kişinin davranışlarının bizi üzdüğünü, canımızı sıktığını veya bizi rahatsız ettiğini ifade ederiz.

Örnek kullanımlar:
– You are really upsetting me with your negative comments.
– I know you don’t mean to, but your behavior is upsetting me.
– Please stop upsetting me, I’ve had a long day and I’m feeling sensitive.
– Your words are upsetting me, I wish you would be more considerate.
– It upsets me when you ignore my requests, I need you to listen.

Görüldüğü gibi, “upsetting” kelimesi kişiyi rahatsız eden, inciten, üzen anlamlarında kullanılmaktadır. Kişinin duygularını incitmek, canını sıkmak, üzmek anlamına gelir.

İlgili Kelimeler ve Kullanımları

Upset (fiil): Bir kişiyi rahatsız etmek, üzmek, incitmek.
– The rude comment really upset me.
– I was so upset when I heard the news.

Upset (sıfat): Rahatsız olmuş, üzülmüş, duyguları incinmiş.
– She was quite upset after the argument with her friend.
– I’m feeling a bit upset about the situation, can we talk about it?

Upsetting (sıfat): Rahatsız edici, üzücü, incitici.
– The upsetting news of the accident spread quickly.
– That upsetting behavior from my boss is unacceptable.

Distress (isim): Üzüntü, sıkıntı, acı.
– She was in great distress after losing her job.
– The family is going through a lot of distress due to the illness.

Disturb (fiil): Rahatsız etmek, endişelendirmek, bozulmak.
– The loud noise disturbed my concentration.
– I don’t want to disturb you, but I need to ask a favor.

Bütün bu kelimeler, kişinin duygularının olumsuz etkilenmesi, rahatsız olması, üzülmesi anlamlarına gelmektedir. “Beni üzüyorsun” ifadesinin İngilizce karşılığı olan “You are upsetting me” de bu anlamı yansıtmaktadır.

Cümle Örnekleri

1. Your harsh words are really upsetting me, please be more considerate.
2. I know you didn’t mean to, but your behavior is very upsetting and hurtful.
3. The loss of my pet has been so upsetting, I’m still struggling to cope with the distress.
4. I don’t want to disturb you, but I’m feeling quite upset and need to talk about what’s bothering me.
5. Please stop upsetting me, I’m already having a difficult day and your actions are only making it worse.
6. Your insensitive comments are deeply upsetting me, I wish you would think before you speak.
7. The news of the accident was extremely upsetting and has left our community in great distress.
8. I understand you’re upset, but raising your voice and yelling at me is only going to further disturb the situation.
9. While I appreciate your honesty, the way you delivered that feedback was quite upsetting and has left me feeling hurt.
10. I don’t mean to disturb you, but I’m feeling very upset and would really appreciate if we could talk about what’s troubling me.

Görüldüğü üzere, “upsetting”, “distress”, “disturb” gibi kelimeler, kişinin duygularının olumsuz etkilenmesi, rahatsız olması, üzülmesi anlamlarını yansıtmaktadır. “Beni üzüyorsun” ifadesinin İngilizce karşılığı olan “You are upsetting me” de bu anlamları içermektedir.