Balık – Fish

“Balık” kelimesinin İngilizcedeki karşılığı “fish”tir. “Fish” su yaşayan ve genellikle yüzgeçleri ve solungaçları olan omurgalı canlılara verilen addır. Balıklar, suda yaşayan en bol bulunan omurgalı hayvan grubudur.

“Fish” kelimesi İngilizcede hem tekil hem de çoğul anlamda kullanılabilir. Örneğin “a fish” (bir balık) veya “many fish” (birçok balık) gibi.

Balığın İngilizcesi Nasıl Söylenir?

“Fish” kelimesinin telaffuzu /fɪʃ/ şeklindedir. Kelimenin vurgusu ilk hecededir.

Örnekler:
– A fish (bir balık)
– The fish is swimming. (Balık yüzüyor.)
– I like to eat fish. (Balık yemeyi severim.)

Balık ile İlgili İngilizce Kelimeler

Balıklar ile ilgili İngilizce bazı diğer kelimeler şunlardır:

– Fisherman (balıkçı)
– Fishing (balık tutma)
– Aquarium (akvaryum)
– Pond (gölet)
– Scales (balık pulları)
– Fin (yüzgeç)
– Gills (solungaçlar)

Bu kelimelerle ilgili örnek cümleler:

– The fisherman caught a big fish in the pond. (Balıkçı gölette büyük bir balık yakaladı.)
– I like to go fishing on the weekends. (Hafta sonları balık tutmayı severim.)
– The colorful fish in the aquarium are beautiful. (Akvaryumdaki renkli balıklar güzel.)

Balık ile İlgili İngilizce Deyimler

İngilizcede balıklar ile ilgili bazı deyimler de kullanılmaktadır:

– “A big fish in a small pond” – Küçük bir ortamda önemli biri
– “Like a fish out of water” – Rahat olmayan, uyum sağlayamayan biri
– “There are plenty more fish in the sea” – Daha birçok seçenek var, üzülme

Örnek cümleler:
– The CEO thinks he’s a big fish in our small company. (CEO, şirketimizin küçük bir ortamında büyük bir balık olduğunu düşünüyor.)
– She felt like a fish out of water at the formal dinner party. (Resmi akşam yemeğinde kendini rahat hissetmiyordu, sanki suya çıkarılmış bir balık gibiydi.)
– Don’t be so upset about the breakup, there are plenty more fish in the sea. (Ayrılıktan bu kadar üzülme, daha birçok seçenek var.)

Balığın İngilizce Zıt Anlamlıları

“Fish” kelimesinin İngilizcede başlıca zıt anlamlıları şunlardır:

– Land animal (kara hayvanı)
– Reptile (sürüngen)
– Bird (kuş)

Örnek cümleler:
– Whales are marine mammals, not fish. (Balinalar deniz memelileridir, balık değildir.)
– Snakes are reptiles, not fish. (Yılanlar sürüngenlerdir, balık değillerdir.)
– Eagles are birds that fly in the sky, not fish that swim in the water. (Kartallar gökyüzünde uçan kuşlardır, suda yüzen balıklar değildir.)

Balığın İngilizce Eş Anlamlıları

“Fish” kelimesinin İngilizcede başlıca eş anlamlıları şunlardır:

– Aquatic creature (su canlısı)
– Marine animal (deniz canlısı)
– Seafood (deniz ürünü)

Örnek cümleler:
– Dolphins and whales are aquatic creatures, just like fish. (Yunus balıkları ve balinalar da su canlılarıdır, balıklar gibi.)
– Tuna is a popular marine animal that is often served as seafood. (Ton balığı, sıkça deniz ürünü olarak servis edilen popüler bir deniz canlısıdır.)
– I prefer to eat fish and other types of seafood. (Balık ve diğer deniz ürünlerini yemeyi tercih ederim.)

İşte “balık” kelimesinin İngilizce karşılığı, kullanımı, anlamı ve örnekleri hakkında detaylı bilgiler. Umarım bu açıklamalar İngilizce öğrenirken “balık” kelimesini daha iyi anlamanıza yardımcı olur.