Almanca’da “Atletizm” Nasıl Denir?

Sevgili okurlar, bugün sizlerle atletizmin Almanca karşılığını ve kullanımını paylaşacağız. Atletizm, Almanca’da “die Leichtathletik” olarak ifade edilir. Bu kelime, “leicht” (hafif) ve “Athletik” (atletizm) kelimelerinin birleşiminden oluşur. Yani Almanca’da atletizm, “hafif atletizm” anlamına gelmektedir.

Peki, Almanca’da atletizm nasıl kullanılır? Atletizm ile ilgili bazı örnek cümleler verelim:

– Die Leichtathletik ist eine der beliebtesten Sportarten der Welt. (Atletizm, dünyanın en popüler spor dallarından biridir.)
– Mein Sohn trainiert zweimal in der Woche Leichtathletik. (Oğlum haftada iki kez atletizm antrenmanı yapıyor.)
– Bei den Olympischen Spielen werden viele Leichtathletik-Wettbewerbe ausgetragen. (Olimpiyat Oyunlarında birçok atletizm yarışması düzenlenir.)
– Im Sommer finden viele Leichtathletik-Meetings statt. (Yaz aylarında birçok atletizm mitingi düzenlenir.)
– Die Leichtathletik umfasst Disziplinen wie Laufen, Springen und Werfen. (Atletizm, koşu, atlama ve atma gibi disiplinleri içerir.)

Görüldüğü gibi, Almanca’da “die Leichtathletik” kelimesi atletizm anlamında kullanılıyor. Bu kelime, atletizmin tüm branşlarını kapsayan bir üst kavram olarak karşımıza çıkıyor.

Atletizm ile İlgili Almanca Kelimeler

Atletizm ile ilgili Almanca’da sıklıkla kullanılan bazı kelimeler şunlardır:

– der Athlet/die Athletin (atlet/atletçi)
– der Wettkampf (yarışma)
– die Disziplin (branş)
– der Lauf (koşu)
– der Sprung (atlama)
– der Wurf (atma)
– die Strecke (pist/parkur)
– die Bahn (kulvar)
– der Rekord (rekor)
– trainieren (antrenman yapmak)

Bu kelimeler, atletizmin farklı alanlarını ve unsurlarını ifade etmektedir. Örneğin, “der Athlet” kelimesi atlet anlamına gelirken, “der Wettkampf” kelimesi yarışma anlamına gelmektedir.

Atletizm ile İlgili Almanca Cümleler

Atletizm ile ilgili Almanca’da kullanabileceğiniz bazı örnek cümleler şunlardır:

– Die Leichtathletin stellte einen neuen Weltrekord im Hochsprung auf. (Atletçi yüksek atlamada yeni bir dünya rekoru kırdı.)
– Mein Bruder nimmt regelmäßig an Leichtathletik-Wettbewerben teil. (Kardeşim düzenli olarak atletizm yarışmalarına katılıyor.)
– Die Kinder trainieren jeden Dienstag und Donnerstag Leichtathletik. (Çocuklar her salı ve perşembe günü atletizm antrenmanı yapıyor.)
– Im Sommer finden viele Leichtathletik-Meetings statt, bei denen Sportler aus der ganzen Welt teilnehmen. (Yaz aylarında dünyanın dört bir yanından sporcuların katıldığı birçok atletizm mitingi düzenlenir.)
– Neben Fußball ist Leichtathletik eine der beliebtesten Sportarten in Deutschland. (Futbolun yanı sıra Almanya’da atletizm de en popüler spor dallarından biridir.)

Görüldüğü gibi, Almanca’da atletizm ile ilgili çeşitli cümleler kurulabilir. Bu cümleler, atletizmin farklı yönlerini, branşlarını ve popülerliğini yansıtmaktadır.

Atletizmin Almanca Eş Anlamlıları ve Zıt Anlamlıları

Atletizmin Almanca’daki eş anlamlıları:

– der Sport (spor)
– die Disziplin (branş)
– die Disziplinen (branşlar)
– die Sportart (spor dalı)

Atletizmin Almanca’daki zıt anlamlıları:

– die Ruhe (dinlenme)
– die Passivität (hareketsizlik)
– die Trägheit (tembellik)
– die Untätigkeit (işsizlik)

Örneğin, “die Sportart” kelimesi, “die Leichtathletik” anlamına gelebilirken, “die Ruhe” kelimesi atletizmin zıt anlamını ifade etmektedir.

Sevgili okurlar, umarım atletizmin Almanca karşılığı ve kullanımı hakkında bilgi sahibi olmuşsunuzdur. Atletizm, Almanca’da “die Leichtathletik” olarak ifade edilir ve spor dünyasında önemli bir yere sahiptir. Atletizm ile ilgili Almanca kelimeleri ve cümleleri kullanarak, Almanca öğrenme sürecinizde ilerleyebilirsiniz. Sağlıcakla kalın!