Atardamar – Artery
Atardamar kelimesinin İngilizcedeki karşılığı “artery”dir. Atardamarlar, vücuttaki kanın kalp tarafından pompalanarak organlara taşınmasını sağlayan kan damarlarıdır. Yani, atardamarlar oksijence zengin kanı vücudun çeşitli bölgelerine iletir.
Atardamarın İngilizce telaffuzu “ˈɑːtəri” şeklindedir. Kelime, Latince “arteria” kelimesinden türemiştir ve damar anlamına gelmektedir.
Atardamarlar, kalbin kasılması sonucu oluşan yüksek basınçlı kanı vücuda pompalayan kan damarlarıdır. Vücudumuzun her bölgesine oksijen ve besinlerin taşınmasını sağlarlar. En önemli atardamarlar arasında aorta, karotis, femoral ve radyal atardamarlar yer alır.
Atardamarların Kullanımı
Atardamarlar, günlük hayatımızda sıklıkla karşımıza çıkan bir kavramdır. Örneğin, kan basıncını ölçerken atardamardaki kan akışını gözlemleriz. Ayrıca, kalp rahatsızlıklarının teşhisinde de atardamarların durumu incelenir.
Bazı örnekler:
– The doctor checked my arterial blood pressure.
(Doktor benim atardamar kan basıncımı kontrol etti.)
– She has a blockage in one of her major arteries.
(Onun ana atardamarlarından birinde tıkanıklık var.)
– Surgeons often work on repairing damaged arteries during operations.
(Cerrahlar genellikle ameliyatlar sırasında hasarlı atardamarları onarmaya çalışırlar.)
– The athlete’s rapid heart rate was due to the increased blood flow through his arteries.
(Sporcunun hızlı kalp atışı, atardamarlarındaki artan kan akışından kaynaklanıyordu.)
Atardamarların Yapısı ve İşlevleri
Atardamarlar, kalp tarafından pompalanan kanı vücudun çeşitli bölgelerine taşıyan, esnek ve güçlü yapıya sahip kan damarlarıdır. Çok kalın duvarlara sahip olmaları, yüksek basınçlı kanı taşımalarını sağlar.
Atardamarların başlıca işlevleri şunlardır:
– Oksijence zengin kanı organlara ve dokulara taşımak
– Vücut sıcaklığının düzenlenmesine yardımcı olmak
– Kanın vücutta eşit dağılımını sağlamak
– Kan basıncının düzenlenmesine katkıda bulunmak
Atardamarların yapısı ve işlevleri hakkında daha detaylı bilgi edinmek için tıp ve anatomi kaynaklarına başvurabilirsiniz.
Atardamarla İlgili Diğer Terimler
Atardamarla ilişkili bazı diğer İngilizce terimler şunlardır:
– Arterial – Atardamarla ilgili, atardamara ait
Örnek: The patient has an arterial blood clot that needs to be removed.
(Hastanın atardamarında bir kan pıhtısı var ve çıkarılması gerekiyor.)
– Arteriosclerosis – Atardamar sertleşmesi, atardamar sertliği
Örnek: Arteriosclerosis can lead to decreased blood flow and hypertension.
(Atardamar sertleşmesi azalmış kan akışına ve yüksek tansiyona yol açabilir.)
– Atherosclerosis – Atardamar sertleşmesi, kolesterol plakları
Örnek: The buildup of cholesterol plaque in his arteries is a sign of atherosclerosis.
(Atardamarlarındaki kolesterol plakı birikimi aterosklerozun bir belirtisidir.)
Atardamarlarla ilgili bu temel bilgileri öğrendiğinize göre, artık bu konuda daha yetkin hale geldiniz. İsterseniz, atardamarlarla ilgili daha fazla bilgi edinmek için tıp ve anatomi kaynaklarına göz atabilirsiniz.